01.06.2022, 12:00

UMUDUMUZU YİTİRMEDEN, HEP BİRLİKTE...


 

DEMOKRASİ İÇİN, ADALET İÇİN, İNSAN HAKLARI İÇİN, ÖZGÜRLÜK İÇİN, EŞİTLİK İÇİN,BARIŞ İÇİN,

CUMHURİYETİMİZİN 2.YÜZYILINI YENİDEN İNŞAA ETMEK İÇİN BAŞTA CHP ÜYELERİ OLMAK ÜZERE TÜM HALKIMIZI MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUM.

Ülkemizi derin ekonomik krize sürükleyen AKP hükümeti ve onun başı olan Cumhurbaşkanı RTE iktidarı son bulmalıdır.

Cumhuriyetimizin tüm demokratik ve ekonomik kazanımlarını yok eden AKP genel başkanı ve Cumhurbaşkanı RTE ‘dir.

Ülkemiz, 20 yıldır AKP uygulamaları ile talan edilmektedir. Fabrikalarımız, doğamız, çevremiz, toprağımız, ödediğimiz vergiler, yandaşa, eşe dosta, yakın dostları olan Arap ülkelerinin şeyhlerine peşkeş çekilmektedir.

2017 yılı 16 Nisan referandumundan sonra gelen tek adam rejimi ile birlikte halkın meşru yasama ve denetim organı olan TBMM yok sayılmış , işlevsiz hale getirilmiştir. Soru sorulmayan sorulsa da cevabı alınmayan tek adam rejimi istediği yasaları çıkartmakta ve büyük oranda kararnamelerle ülkeyi idare etmeye çalışmaktadır.

3Y (Yasaklar, yoksulluk, yolsuzluk) ile mücadele edeceğini söyleyen AKP iktidarı, ne yazık ki 3 Y nin kaynağı haline gelmiştir. Yolsuzluk almış başını gitmiş ve krizin ana kaynağı haline gelmiştir.


 

Uygulanan talan ve yolsuzluk nedeniyle yoksulluk Cumhuriyet Tarihimizin en vahşi haline dönüşmüş emekçiler, işsizler dar gelirliler yoksulluğun pençesinde kıvranmaktadırlar.


 

Bütün bu uygulamalarına ses yükselten ,eli kalem tutan, meşru mücadele yöntemleri içinde kalarak muhalefet eden herkes haksız, hukuksuz yargılamalar neticesinde siyasi yasaklı hale getirilmiş ya da cezaevlerinde çürütülmeye mahkum edilmişlerdir.

AKP tek adam rejimi, Anayasal haklarını kullanarak temel insan hakları çerçevesinde sokağa dökülen halkımızın, mücadelesini en şiddetli şekilde bastırmayı, korkutmayı susturmayı daha da ileri giderek kan dökerek engellemeye çalışılmıştır. Gezi direnişi buna en can alıcı örnektir. Gezi direnişçileri, uzun süren yargılamalar sonucu ağır cezalarla hapse atılmışlardır.


 

AKP’nin tek adam rejimi, en son CHP İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu’nu cezalandırarak, kaybettikleri İstanbul yerel seçimlerinin intikamını almıştır. Bu uygulamalardan anlıyoruz ki; bu olay burada durmayacaktır.

Nereden anlıyoruz; “daha durun bakalım neler neler olacak” demelerinden anlıyoruz. Nereden anlıyoruz; sürekli hain aramalarından iç ve dış tehdit ifadelerinden, en ufak eleştiriyi yöneltenleri cezalandırmalarından anlıyoruz.

Ekonomik krizi unutturma ve sürekli gündem değiştirmelerinden iç ve dış tehdit söylemlerinden anlıyoruz. Yolsuzlukları, talanları, ülke kaynaklarını peşkeş çekmelerinden, bütün bu yaptıklarının açığa çıkmasından korkmalarından anlıyoruz.


 

Seçimleri kaybetmekten o kadar korkuyorlar ki, inmemek için her türlü şer olaylarını sahneleyebileceklerinin işaretini her geçen gün çözüyor, öngörüyoruz ve anlıyoruz.


 

Son günlerde CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu; SADAT denen kuruluşun önüne gitmesi çok önemliydi. Önümüzdeki süreçte neler yaşanabileceği ile ilgili önemli ip uçlarını vermiş oldu. Yurttaşlarımızı uyarma ve tehdidin nereden gelebileceği ile ilgili önemli bir uyarıyı duyurmuş oldu. Bu ve bunun gibi kuruluşların seçim sürecinde olabilecek kaos planlarını açığa vurmuş oldu. Bununla kalmayarak “sizden korkmuyoruz,buradayız” diyerek bu gibi kullanışlı aparat niteliğinde olan çapulculara meydan okudu.

Bu aynı zamanda “ben buradayım, sizinle mücadele edeceğim” diyerek bizlere de bunlara karşı mücadele etme görevi vermiş oldu.

Kuşkusuz söylenecek çok şey var;

AKP hükümeti ve tek adam rejimi,daha fazla ülkemizi darboğaza ve geri dönülemeyecek noktaya taşımadan hepimize düşen görev ve sorumluluklar vardır. Önümüzde zor bir süreç bizleri beklemektedir.


 

Yılmadan, usanmadan, korkmadan ülkemizin geleceğini düşünerek sorumluluk almalıyız. Baskılarını arttırarak sürdüreceklerdir. Belediyelerimize, Belediye Başkanlarımıza yönelik baskılar yapacaklardır. Belediye başkanlarımızı itibarsızlaştırmak için her türlü yöntemi uygulayacaklardır.

Genel Başkanımıza, diğer muhalefet lider ve temsilcilerine her türlü karalama ve saldırıyı olağan hale getirmeye çalışacaklardır. Milletvekillerimize yönelik her türlü baskı ve yıldırma taktiklerini geliştirerek sürdüreceklerdir. Her türlü basın emekçisi muhalif yazarları susturmaya çalışarak ekmekleri ile canları ile tehdit edeceklerdir. Muhalif bütün partilerin yöneticilerini hukuksuz yargılamalarla cezaevlerine sokmaya çalışacaklardır.

Nerede olursak olalım, tarlada, fabrikada, okulda, çalışma ofislerinde,evde,sokakta,alanlarda kısaca her yer mücadele alanı olmalı bizim için.

Önümüzdeki seçimler, yurttaşlarımız için, ülkemizin geleceği için çok önemlidir.

Bu iktidarı, bütün gücümüzle kişisel hesap içinde olmadan meşru mücadele zemininde alaşağı etmemiz gerekmektedir. Bütün kötülüklerin kaynağı olan bu talan iktidarını yenecek güçteyiz.

Geleceğimiz, refahımız yükselteceğimiz bu mücadeleye bağlıdır.

Eşitliğin, barışın, adaletin gelmesi tüm halkımızla birlikte omuz omuza vereceğimiz mücadeleye bağlıdır.


 

Cumhuriyetimizin 2. Yüzyılını yeniden inşaa etmek ve demokrasi ile taçlandırmak istiyorsak, Dili, dini, ırkı ne olursa olsun,umudumuzu büyüterek herkesle el ele mücadele etmeye bağlıdır.


 

Ülke kaynaklarının adil paylaşıldığı, hakkın ve hukukun egemen olduğu, eşit ve özgür bireylerin ortak yaşadığı bir ülkeyi yeniden kurabiliriz.

Görüşlerimiz ne olursa olsun alanlarda,sokaklarda,meydanlarda korkmadan haykıracağız.hesap ettikleri oyunlara gelmeden onların hesaplarını boşa çıkaracak barışçıl ama kararlı mücadelemizi son olarak sandıklara sahip çıkarak başaracağız.

Mücadelemizde haklıyız...

haklı olmamız,

Düşüncelerimize olan inancımızdandır...

Kararlılığımız ve cesaretimizle başaracağız...


 

UMUDUMUZU YİTİRMEDEN, HEP BİRLİKTE...

Hüseyin SAYGILI - CHP Eski Parti Meclisi Üyesi

Yorumlar (3)
Eyyüp izdundar 2 yıl önce
Kürt Sorunu Demokrasi Sorununu ,Demokratik yenide yapılanmada,İşçi sınıfı ve Kürt sorununu çözer. Dinsel Faşizme karşı mücadelenin mihenk taşı ise,Başta Sosyalistler,CHP, HDP ve Aleviler ile,Demokrasiye sahip çıkan Halkların ortak iradesi ile ,kurulup hayata geçirilecek."DEMAKRATİK BİRLİK" cephesi ancak bu faşist diktatörlüğü parçalar.Bu birliğe katılacaklar mutlaka program ve ilkelerini korumalı,ama Fasizim ,alaşağı edilinceye kadar ,Demokrasi ortak anlayış ve birliği ile pratikde alanlarda duruş sergilemelidirler..Bu sracCHP İstanbul İl başkanı sn Canan Kaftanciogluna yapılan adalet dışı,antidemokratik tepkiyi kınıyor,Canan hanıma,CHP İstanbul İl. Örgütüne geçmiş olsun dileğiyle,Dayanışma içinde olduğumuzu bildiriyoruz .
Ali Bilgiç 2 yıl önce
yüreğinize sağlık Hüseyin bey.
Behiye Güven 2 yıl önce
....evet harika bir yazi .yuregunuze saglik destekliyorum