banner773

Kılıçdaroğlu: Seçim siyasi faaliyet değil de nedir Allah aşkına?

Kılıçdaroğlu, İdris Naim Şahin iddialarına ilişkin ise, " Biz kendi aramızda MYK’da oturup da İdris Naim Şahin’i konuşmadık, tartışmadık. Dar alanda birisi arkadaşlarımıza önermiş olabilir. Kalkıp da kendi tabanımızı küstürme gibi bir lüksümüz yok. Büyük ölçüde bizim dışımızda gelişen bir olay. Aslolan bizim MYK ve PM’mizin alacağı karardır" dedi.

SİYASET 13.01.2019, 14:47 13.01.2019, 14:47
Kılıçdaroğlu: Seçim siyasi faaliyet değil de nedir Allah aşkına?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu, İdris Naim Şahin iddialarına ilişkin ise, " Biz kendi aramızda MYK’da oturup da İdris Naim Şahin’i konuşmadık, tartışmadık. Dar alanda birisi arkadaşlarımıza önermiş olabilir. Kalkıp da kendi tabanımızı küstürme gibi bir lüksümüz yok. Büyük ölçüde bizim dışımızda gelişen bir olay. Aslolan bizim MYK ve PM’mizin alacağı karardır" dedi.

Cumhuriyet’ten Mahmut Lıcalı’nın haberine göre  Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın “Seçim siyasi bir faaliyet değil” açıklamasını değerlendirmeyi Zaytung’a bıraktığını belirterek, “Seçim siyasi faaliyet değil de nedir Allah aşkına?” diye konuştu.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) bu konuda iktidara gayri resmi bir görüş bildirdiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, CHP’nin YSK’ye başvurup başvurmaması konusunda “YSK’ye güvenmiyoruz ki; nesine başvuracağız” görüşünü dile getirdi.

Kılıçdaroğlu, Ordu Büyükşehir adayı olarak eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in isminin gündeme gelmesi konusunda ise “İdris Bey gelip aday olduğu zaman tabanımızdan gelecek tepki belli. Kalkıp da kendi tabanımızı küstürme gibi bir lüksümüz yok. Büyük ölçüde bizim dışımızda gelişen bir olay. Aslolan bizim MYK ve PM’mizin alacağı karardır” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, genel merkezde bir grup gazeteciyle bir araya geldi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları özetle şöyle:

Zaytung’a bırakıyorum: (Yıldırım’ın ‘Seçim siyasi bir faaliyet değil’ açıklaması üzerine) Ben bu değerlendirmeyi Zaytung’a bırakmak isterim. Siyasi faaliyet değil de nedir Allah aşkına? (Yıldırım’ın itirazların YSK’ye yapılması açıklaması üzerine) YSK, yandaş seçim kurulu oldu. YSK’den mutlaka gayri resmi görüş ve güvence alınmıştır. ‘Size başvurduklarında ne yaparsınız?’ diye sorulmuş ‘Meraklanmayın’ denilmiştir. YSK hukuka uygun hiçbir karar almıyor. Alamaz da. Çünkü YSK’nin iradesi yok; irade sarayda. YSK’nin bu pozisyonunu bildikleri için üyelerinin sürelerini uzattılar. YSK en son cezaevleriyle ilgili bir karar aldı. Bugüne kadar alınanların tam aksine bir karar aldı. Neden? Söz konusu YSK kararı görüşüldüğünde, üyelerin önünde Adalet Bakanlığı’nın yaptığı çalışmanın sonuçları vardı; hangi cezaevinde hangi partiye ne kadar oy çıkmış diye.

YSK’ye güvenmiyoruz: (Yıldırım konusunda YSK’ye başvuru yapılması konusunda) YSK’ye güvenmiyoruz ki, nesine başvuracağız. Hukuku, evrensel hukuku tanımayan bir kuruma ne diyeceksiniz?

Binali Bey Ankara’ya gelecek: (Yıldırım’ın Meclis Başkanlığı’ndan istifa edip etmeyeceği sorusu üzerine) Binali Bey kazanacağına inanmıyor. İnanan insan istifa eder, ‘Ben geleceğim ve burayı kazanacağım’ der. Kazanmak da istemiyor aslında. Garip bir pozisyon var. Binali Bey neden böyle bir şeyin içine girdi? Zorunlu. Talimat geldi, Binali Bey de giriyor. Binali Bey istifa etti, etmedi hiçbir önemi yok. Biz sonucu görüyoruz: Binali Bey tekrar Ankara’ya gelecek.

Erdoğan’ı ziyaret edebilir: (İmamoğlu’nun Erdoğan’ı ziyaretine yapılan eleştirilerin anımsatılması üzerine) Ekrem Bey şöyle bir açıklama yaptı: ‘Ben İstanbul’a hizmet etmiş eski belediye başkanlarına gideceğim.’ Erdoğan da belediye başkanlığı yaptı ona da gitti. Ayrım yapmamak gerekiyor. Her partiden belediye başkanlığı yapanlar vardı, onların görüşlerini almaya gitti. Erdoğan’a da bu çerçevede gidildi. Gidilebilir yani... Görüşmede İstanbul ile ilgili gözlemlerini, düşüncelerini aktarıyor. O yüksek binaların doğru olmadığını... O da zaten doğru olmadığını söylüyor...

ERDOĞAN, ‘IMF’YE GİTMEYECEĞİZ’ DİYEMİYOR

“Ekonomik krizin 31 Mart sonrası derinleşip derinleşmeyeceği sorumuz üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “‘Seçimlerden sonra IMF kapısını çalacak mısınız?’ diye sordum. Her lafıma bir şey yetiştirmeye çalışıyor, bu soruya cevap yok. Gidecek mi gitmeyecek mi? Uluslararası alanda, kapalı kapılar ardında ‘Seçimlere kadar bekleyin seçimlerden sonra IMF’ye gideceğiz’ diyorlar. Çık de ki ‘IMF’ye gitmeyeceğim.’ Diyemiyor. Ekonomik açıdan sıkıntı var, mutfağa yansımış durumda. Ekonomik kriz daha derinleşecek. 2019 daha ağır geçecek. Şimdi kesenin ağzını iyice açtılar. Alınan bütün önlemler faiz ve kredi ekseninde yürüyor. Oysa bir ülkeyi güçlü kılan üretim politikasıdır. Bakıldığı zaman tamamı günü nasıl kurtarırım planı. En uzun vade 1 Nisan. 1 Nisan’a kadar ben bu oyunu nasıl oynarım. Damat da kayınpeder de bunun üzerine yoğunlaşmış vaziyette. Yani 1 Nisan’a kadar ekonomik kriz mutfakları daha derinden vurmadan nasıl götürebiliriz?

-Parti olarak YSK’ye güvenmediklerini belirten CHP lideri, kurumun Yıldırım konusunda iktidara gayri resmi bir görüş bildirdiğine işaret ederek başvuruda bulunmayı düşünmediklerini bildirdi.

Yorumlar (0)