banner773

Kemal Kılıçdaroğlu: CHP özgürlükçü, AK Parti yasakçı bir partidir

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grup toplantısında konuşuyor. "İnançlara saygı duymak hepimizin ortak görevidir" diyen Kılıçdaroğlu, CHP'nin 'özgürlükçü', AK Parti'nin ise 'yasakçı' bir parti olduğunu söyledi.

SİYASET 14.05.2019, 14:06
Kemal Kılıçdaroğlu: CHP özgürlükçü, AK Parti yasakçı bir partidir

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Bütün vatandaşlarımın huzur içinde bir Ramazan geçirmelerini, huzur içinde bir bayram geçirmelerini diliyorum. İnançlara saygı duymak hepimizin ortak görevidir. Eğer insansak, yüreğimiz ne diyorsa dudaklarımızdan da aynı şey çıkmalı. İnsanların inançları dolayısıyla ötekileştirilmesi asla kabul edeceğimiz bir şey değildir.

Ramazan sofraları kuruluyor.  Dualar okunuyor. Sonra bir kişi kürsüye çıkıyor ağza alınmadık ne varsa her şeyi söylüyor. Bu olmaz bu doğru değildir. Sofraya gelen vatandaş ben buraya ibadet mi geldim diye düşünürken kendisini adeta cehennemin ortasında buluyor. Biz özgürlükçü bir partiyiz, yasakçı bir parti değiliz. Bir daha söylüyorum; biz özgürlükçü bir partiyiz, yasakçı bir parti değiliz.

'BİRİLERİ MİLLETİNİ RADESİYLE OYNADI, İMAMOĞLU'NUN MAZBATASINI ELİNDEN ALDI'

Allah büyük ya bugün bir kez daha ortaya çıkıyor ki Cumhuriyet Halk Partisi özgürlükçü bir parti, AK Parti yasakçı bir partidir. Hiçbir inanç siyasete kurban edilmemelidir. Hiç kimsenin inancını siyasete malzeme etmedik. Bundan sonra da etmeyeceğiz.

Bütün eczacıların Eczacılar Günü'nü yürekten kutluyorum. İstanbul'daki 8 bin 800 eczacıdan görev bekliyoruz. 23 Haziran'da gidip oy kullanacaksınız.

Yeni bir reçeteye ihtiyacımız var, yeni bir güzelliğe ihtiyacımız var. Birileri milletin iradesiyle oynadı, Ekrem İmamoğlu'nun mazbatasını elinden aldı. Bu mağduriyeti gidereceklerin başında 8 bin 800 eczacı da gelmektedir.

'SOMA'DA ADALET YERİNİ BULDU MU? HAYIR'

Soma'da 301 madencimiz hayatını kaybetti. Adalet yerini buldu mu? Hayır. Hala adalet arayan aileler var. Biz Soma faciasını unutmayacağız. 301 işçinin öldüğü Soma faciasının üzerinden 5 yıl geçti. Bu 5 yıl içinde 299 madenci daha hayatını kaybetti.

Gazeteci Yavuz Selim Demirağ'ı uğradığı saldırı sonrası hastanede ziyaret ettim. Tüm detaylarıyla dinledim saldırıyı. Failleri bulundu ama serbest bırakıldı, onların tutuklanması için bir gazetecinin ölmesi mi gerekiyor? Bu savcıya sormak gerekiyor, senin başına böyle bir şey gelseydi ne olurdu?

Sopayla insanları linç etmeye kalkmanın karşılığı ne zamandan beri serbest bırakmak oldu? Acaba bir yerlerden talimat mı aldı bu savcı? Bunu araştıracağız.

'BİZ SİZİN HAKLARINIZI SAVUNUYORUZ, SİZ KARŞI CEPHEYE GEÇİYORSUNUZ'

Bütün engellilerin birleşmesi lazım. Biz sizin hakkınızı savunuyoruz, siz karşı cepheye geçiyorsunuz. Ondan sonra da ağlıyorsunuz. Ağlamayacaksınız. Hakkınızı sonuna kadar savunacaksınız. Hakkınızı savunanların yanında olacaksınız.

Geçtiğimiz pazar anneler günüydü. Evlatları okusun diye yemeyip yediren giymeyip giydiren anneler, evladı hasta olunca hasta olan anneler, askere giderken evladının eline kına yakıp gönderen anneler. Anneler evin temel direğidir.

Anneler hepimizin başının tacı. Anneler kutsalımızdır. Bütün annelere saygı duymamız lazım. Yaşı ne olursa olsun tüm annelerimizin ellerinden öpüyorum.

Yorumlar (0)