Erdoğan Toprak:İktidar ayrıştırıcı söylemlerine ‘Beyaz Türkleri’ de ekleyerek, toplumsal barışı ve huzuru tehdit ediyor!

CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, “İnanç, etnik köken, yaşam tarzları, siyasi düşünce üzerinden toplumu ayrıştırma söylemini politika malzemesi yapan iktidar; toplumsal huzur ve barışı tehdit eden bu yaklaşımını daha uç bir noktaya taşıdı. " ifadesini kullandı.

SİYASET 27.12.2021, 14:20
Erdoğan Toprak:İktidar ayrıştırıcı söylemlerine ‘Beyaz Türkleri’ de ekleyerek, toplumsal barışı ve huzuru tehdit ediyor!


Gazetekritik/ CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, yaptığı yazılı açıklamada, Erdoğan'ın "Beyaz Türkler, hayvanlarınıza sahip çıkın" ifadelerini değerlendirdi.

İşte Toprak'ın o açıklaması:


‘Beyaz Türkler’ nitelemesiyle tehlikeli bir dile yöneldi. Düşmanlıkları ve karşıtlıkları besleyebilecek bu ayrımcı siyaset dilinin ülkenin birlik beraberliğini temsil etmesi gereken Cumhurbaşkanının insanlarımızı etiketlemesinin hiçbir insani ve vicdani mazereti olamaz! 


Cumhurbaşkanı (CB) Erdoğan, Gaziantep’teki konuşmasında ülkemizin ve toplumuzun barış içinde bir arada yaşama arzusunu görmezden gelen ifadelerle tehlikeli olabilecek bir siyaset dilini gündeme taşıdı. Gaziantep’teki küçük bir kız çocuğunun başına gelen pitbull vahşetini bahane ederek söylediği ‘Beyaz Türkler hayvanlarınıza sahip çıkın’ sözleri toplumda ayrışma-kamplaşma ve karşıtlıkları körükleyebilecek ifadelerdir. 


Bir yanıyla ırkçılığı bir yanıyla Türk toplumunun ayrımcı nitelemelerle farklılaştırılmasını çağrıştıran, kin ve nefret duygularını besleyebilecek bu sözlerin, anayasamızda ülkenin birlik ve beraberliğini temsil eden Cumhurbaşkanınca sarf edilmesinin hiçbir gerekçesi ve mazereti olamaz. Şayet hayvan seven, evinde, bahçesinde hayvan besleyenler ‘Beyaz Türkler’ olarak nitelendirilip ayrıştırılmak, toplumun diğer kesimlerinde kinnefret-kızgınlık uyandırılmak isteniyorsa, bu söylem tehlikeli bir yoldur. İktidara geldiğinde açılım siyasetiyle, Kürt Açılımı, Ermeni Açılımı, Roman Açılımı, Alevi Açılımı vb. toplantılarla ülkemizdeki toplumsal-etnik-inanç ayrımcılığını ortadan kaldırmayı, sorunları çözmeyi vaat edenlerin 10 yıl sonra tam tersi politikalara yönelmesi, ayrıştırıcı-kamplaştırıcı siyaseti iktidarı sürdürme aracı haline getirerek istismar malzemesi yapması ve şimdi de ‘Beyaz Türkler’ ayrımını ortaya atıp bu politikayı daha uç noktalara taşımak istemesi ülkemize ve insanlarımıza yapılabilecek en büyük kötülüktür.
 Biz işte bu yüzden kanayan toplumsal yaraları kapatmak ve herkesin birbiriyle kucaklaşmasını sağlayabilmek için helalleşeceğiz diyoruz. İktidar, siyasi ikbal uğruna yeni yaralar açmaya, insanlarımızı renklerle etiketleyerek kin ve nefreti pekiştirmeye, yeni kamplar oluşturmaya çabalıyor.


 Bir yandan ‘yaratılanı severiz yaratandan ötürü’ deyip diğer yanda doğadaki tüm varlıkların, canlıların sevgisini taşıyanları hedef göstermek samimiyetsizliktir. Toplumu Beyaz ve Siyah Türkler olarak ayrıştırmak doğru bir yaklaşım değildir. Masum küçük kızımızın yaşadığı pitbull vahşetinin sorumluları mutlaka hak ettikleri cezayı almalı, bu vahşete sebep olmanın hesabını adalet önünde vermelidir. Kaldı ki dünyanın pek çok ülkesinde ve ülkemizde de bu tür vahşetlerin önlenmesi için sert yasaklar söz konusudur. Önce bu yasakları çiğneyip, insanların yaşadığı bir sitede bu vahşi hayvanları besleyenlerden, onlara engel olmayanlardan, görevini yapmayanlardan hesap sorulmalıdır. Yaşanan vahim olayı açılış töreninde veya miting meydanında toplumu ayrıştırma bahanesi yapmak, tehlikeli sonuçları olabilecek bir siyasi istismardır!

Yorumlar (0)