banner773

Erdoğan, AK Parti'nin 11 maddelik manifestosunu açıkladı: Bizimkisi bir aşk hikayesi

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 11 maddelik manifestosunu açıklıyor. Söz konusu açıklamayla birlikte AK Parti'nin seçim startı da verilmiş olacak.

SİYASET 31.01.2019, 13:00 31.01.2019, 13:00
Erdoğan, AK Parti'nin 11 maddelik manifestosunu açıkladı: Bizimkisi bir aşk hikayesi

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, seçim startını vermek üzere Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen toplantıya katıldı.

Sözlerine yerel seçimlerde yarışacak adaylarına başarılar dileyerek başlayan Erdoğan, "AK Parti'yi sandıkta açık ara birinci parti olarak çıkaracağınıza inanıyorum. Milli iradenin üstünlüğüne yürekten bağlı bir parti olarak, 31 Mart'ta sandıktan çıkacak sonucun milletimize hayırlı olmasını Allah'tan niyaz ediyorum" dedi.

Erdoğan, devamında partisinin seçim manifestosunu okumaya başladı:

— Aziz milletim, dik duracağız. Dikleşmeyeceğiz. Ve dik duruyoruz endişeniz olmasın. Gençler, aziz milletim. İnsan şehirler kurar, yollar, köprüler yapar. Kıtadan kıtaya uzanır. Uzaya çıkar. Ama gönlü ancak bir gönülde sükuta erer. Bir gönlü misafir ettiğinde varlığını hisseder. Bir genç kızın hayali, bir delikanlının umudu, bir yaşlının yalnızlığı, bir çocuğun kucak açışı, daha nicesiyle birlikte gönülde karşılık bulur. Gönlünde bir et parçasını değil, alemi taşır. Şehri emanet görmek, şehri emanet almak, şehremini olmak ancak gönül sahibiyse olur. İşte o zaman gönülden gönle köprüler kurulur. 

— Seyit Nesimi ne diyor, bakın: "Gülden tartı yaparlar. Gülü gül ile tartarlar. Gül alırlar, gül satarlar. Çarşıda pazar güldür güldür. Gönüller birleştiğinde ancak böyle şehirler kurulur. Gönlü taş olanın şehri taş, gönlü aşk ile dolu olanın şehri gülistan olur.

— BM verilerine göre şehirlerde yaşayan insan sayısı artarken, küresel ölçekte gelir dağılımı da bozuluyor. Yapay zeka gibi yeni teknolojiler, kimi belirsizlikleri beraber getiriyor. Ekonomik tahribat, dünyanın geleceğini daha çok tehdit ediyor. Etnik, kültürel ve dini ayrımcılık gibi demokrasiye meydan okuyan eğilimler yükselişe geçmiş durumda. Çarpık kentleşmeyle, terör olaylarıyla, buhranla, savaşla boğuşan dünyamız tarihi bir yol ayrımına gidiyor. Bu da bizi şehir ve medeniyet tasavvurumuz ile belediye hizmetlerimiz üzerine daha çok düşünmeye itiyor. Bizim gözümüzde şehirler kurucularının ve içinde yaşayan insanların aynası gibidir. Dünyayı ve hayatı nasıl idrak ediyorsak, yaşadığımız şehirlere de öyle şekil veririz. Ecdadımız "Bir şehri sakin kılan, o şehrin sakinleridir" diyor. Peki nasıl oldu da böyle ince fikirli bir medeniyetten böylesine bir hoyrat şehircilik geçmişine savrulduk? Bize göre sıkıntının temelinde fıtratın bireysel hırslarla şekillendirilmesi yatıyor. 

— Mazisi ile barışık olamayan, geleceğini de sağlıklı bir şekilde inşa edemez. Türkiye, uzun bir süre yönetimine hakim olan vizyonsuz, öngörüsüz, istikrarsız, milletin derdiyle dertlenmediği için umarsız, hastalıklı zihniyetler elinde oyalanmıştır. Açık yüreklilikle kabul etmek gerekir ki; kadim şehirlerimiz dahil kendini bu hastalıktan kurtaramamıştır. Bizler, AK Parti kadroları olarak şehirlerimizin ve ülkemizin hizmetine koştuk. Eksiklerimiz ve hatta kimi zaman hatalarımız elbette olmuştur, ancak Allah şahittir ki ülkemizi maddi ve manevi olarak kalkındırmak için çalıştık. 

— Şuna inanıyorum; bizimkisi bir aşk hikayesidir. Belediyelerde başlayan bu büyük yürüyüşümüz TBMM, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı'nda sürekli gelişerek, genişleyerek sürmüştür. Hem belediyelerde hem merkezi idare kurumlarında gece gündüz ter döktük. Cumhuriyet tarihinde yapılanların kat kat üstüne koyduk. AK Parti belediyecilikte çığır açmış, milletimizin gönlünde bu hizmetleriyle yer edinmiş kadrolarca kurulmuş bir partidir. AK Parti'nin temelinde halka hizmeti, Hakk'a hizmet sayan bir paradigma vardır. Öyle ki bu kadro belediye çalışanlarının yetişemediği, temizlik gibi kimi hizmetlerin aksamadan yürümesini gönüllüler vasıtasıyla gerçekleştirecek kadar kendini işine adamıştır. Tecrübemizi ve birikimimizi geliştirerek, genişleterek Türkiye'nin hizmetine sunduk. Bakın burayı özellikle dinlemenizi istiyorum: Bu ülkenin CHP'den tevarüs ettiği çamurla, çöple, çukurla mücadele etmek için yola çıktık. CHP çöptür, pislik, çamurdur. Böyle teslim aldık İstanbul'u. Ümraniye'deki vahşi çöp depolama alanının patlaması suretiyle 39 vatandaşımız orada öldüyse, bunun hesabının sorulması gerekir.

— Bunun hesabını ne soran oldu, ne sorulan oldu. Bunların önemine özellikle vurgu yapmak istiyorum. Ankara da böyleydi. Buraları teslim aldık, aldıktan sonra İstanbul değişti. Ankara değişti. İşte teslim alınmayan yerlerde susuzluk devam ediyor. Buyurun işte İzmir. Bu aşk meselesi, dertli olmak meselesi, inanç meselesi. "Temel hizmet alanlarındaki sorunları çözmeden şehirlerimizi kalkındıramayız" dedik ve şehirlerimizi çok ileri hizmet standartlarına kavuşturduk. 2014'te marka şehirler hedefledik. Her şehrimizin bölgesinin, ülkemizin ve dünyanın önemli bir markası haline gelebilmesi amacıyla yola çıktık. Bakın Habitat 2 toplantısında İstanbul en temiz şehir seçildi.

Yorumlar (0)