CHP'li Ali Mahir Başarır: Cumhuriyetin mi AKP’nin mi başsavcıları?

CHP Mersin Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Ali Mahir Başarır, yargıdaki atamalara ve yargıdaki siyasallaşmaya ilişkin bir araştırma önergesi verdi.

SİYASET 15.06.2021, 11:50 15.06.2021, 12:08
CHP'li Ali Mahir Başarır: Cumhuriyetin mi AKP’nin mi başsavcıları?

Yargıda, AKP ile bağlantılı isimlerin, atanma yerleri ve atanma sürelerindeki hızına ilişkin bir Meclis Araştırma Önergesi veren CHP’li Başarır: ‘’ Hukuk devletinin en önemli ilkelerinden biri de hiç şüphesiz ki kuvvetler ayrılığının bir uzantısı olarak, bağımsız ve tarafsız yargıdır. Son 20 senedir ise, yargı erkine seçilen ve atanan isimler, bağımsız ve tarafsız yargıya gölge düşürmektedirler. Cumhuriyet başbakanı, cumhuriyet bakanı, cumhuriyet milletvekili, cumhuriyet müsteşarı, cumhuriyet valisi/kaymakamı, cumhuriyet emniyet müdürü” denmez ama cumhuriyet savcısı ve cumhuriyet başsavcısı tabiri cumhuriyetimizin ilk yıllarından beri kullanılmaktadır. Nedeni ise, savcıların; hakkı, hukuku çiğneyenlerden cumhuriyet adına hesap sormasıdır. Ama ne yazık ki görüyoruz ki, Kahramankazan Cumhuriyet Eski Savcısı Abdullah Çıtlak, AKP’li bir belediye başkanının yanında el pençe divan duruyor sonra ise adeta ödüllendirilerek Gaziantep Cumhuriyet Savcılığına atanıyor. Ülkemiz adına önemli davalara bakan Yüksel Kocaman, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı iken, düğününden sonra Saray’a çıkıyor ve AKP Genel Başkanı’ndan hediye alıyor, bundan 2 ay sonra ise Yargıtay üyeliğine seçiliyor. Hali hazırda AYM Üyeliği görevinde olan İrfan Fidan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı görevinde iken, iktidarın şaibeli olan tüm davalarına bakıyor. Yargıtay’a atanıyor, sonrasında 4 gün dahi geçmeden AYM’ye üyelik için adaylığını açıklıyor ama dosya kapağı dahi açmadan oluyor bu. Sonrasında ise beklenen oluyor ve 23 Ocak 2021 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan tarafından AYM’ye atanıyor. Bu savcılar, bu başsavcılar cumhuriyetin savunucusu olabilir mi? Bu makam, ne yazık ki iktidar için bir arka bahçe konumunda.’’ sözlerini ifade etti.

AKP İLE YAKIN OLAN TERFİ ALIYOR

Kamuoyunda çokça tartışılan bir isim olan Sezgin Baran Korkmaz’ın mal varlığına ilişkin tedbir kararını ivedi bir şekilde kaldıran kişinin şu anda Adalet Bakan Yardımcısı olduğunu hatırlatan CHP’li Başarır: ‘’ İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nun Türkiye Bankalar Birliği Başkanlığı’na 6 Ekim 2020 tarihli ‘İvedi iş’ başlıklı tedbir kaldırma karar metninde; Sezgin Baran Korkmaz ve diğer 13 kişinin “şirket ve kişilere ilişkin banka hesaplarında bulunan bloke ve tedbirlerin ivedi kaldırılması” talimatı veriyor. Belgede imzası bulunan İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz, 16 Ekim’de Adalet Bakanlığı Yardımcılığına atanıyor. Sezgin Baran Korkmaz, bu aralıkta satacağı mallarını satıyor, paralarını yurt dışına çıkarıyor. Kara para aklama olayına aslında yargı, bir nevi kol kanat geriyor. Geçenlerde kamuoyuyla paylaştığım Ankara İdare Bölge Mahkemesi Başkanı Esat Toklu’ya baktığımızda da AKP döneminin özetini görüyoruz. Bir hakim, müteahhidin ofisine gidiyor, doğum günü kutlaması yapıyor. Bu hakimin, siyasilerle fotoğrafı var. Hakimin yakın olduğu Sucu Grup’un sahibinin sosyal medya hesabında devlet erkanının tüm kademeleriyle görselleri mevcut. Tüm bu olanlara baktığımızda, yargının siyasallaşmadığını, bununla ilgili somut verilerin olmadığını kim söyleyebilir?’’ ifadelerini dile getirdi.

"BU TEKLİF YASALAŞIRSA; DÜĞÜNDEN SONRA SARAY'A ÇIKAN DAHA ÇOK SAVCI GÖRÜRÜZ"

Meclis’e bu hafta gelecek olan kanun teklifiyle AKP’nin bu durumu daha da yoğunlaştırarak yargıyı ve siyaseti tam anlamıyla kendi hakimiyet alanına koymak istediğini belirten CHP’li Başarır: ‘’Getirilen teklifin 2.maddesiyle, cumhuriyet başsavcıları, cumhuriyet savcılarının soruşturmayı sonlandıran kararları arasında oluşabilecek farklılıkların giderilmesi ile bu kararların kanuna uygunluğunun denetlenmesi hususunda görevli ve yetkili kılınacak. Yukarıda anlattığımız örneklerden yola çıkarak, bu da cumhuriyet başsavcılarına verilirse, düğünden sonra Saray’a çıkan daha çok savcı görürüz. AKP, bu teklifle; soruşturmayı sonlandıracak kararlar için, kendi belirleyecekleri Başsavcıyı yetkili kılmak istiyor. Cumhuriyetin dayanağı olan, cumhuriyet savcılığı ise bu teklifle lağvedilmek isteniyor ve bunu cumhuriyet savcılarının hukuki denetimi olan, Ceza Muhakemeleri Kanununun 172 ve devamında belirtilen maddelerine rağmen yapmak istiyor. Bu teklifin de yapılan siyasi atamaların da ülke hukukunu geriye götürdüğü ortadadır. Bağımsız bir yargı düzeninin etkin kılınması amacıyla, halkımızın adaletin tesisine tekrardan sıkı sıkıya sarılması amacıyla bu konu, TBMM’de araştırılmalıdır.’’ dedi.

Yorumlar (0)