Bahçeli: Berberoğlu’nun dokunulmazlığı oylanmalı, AYM yeniden yapılandırılmalı

AYM’nin yeniden yapılandırılması gerektiğini söyleyen MHP Lideri Bahçeli, bunun yeni anayasa sürecinde değerlendirilmesini istedi. Bahçeli, Enis Berberoğlu’nun dokunulmazlığının kaldırılmasının da acilen oylanması gerektiğini söyledi.

SİYASET 10.02.2021, 16:05 10.02.2021, 16:08
Bahçeli: Berberoğlu’nun dokunulmazlığı oylanmalı, AYM yeniden yapılandırılmalı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesi tarafından hakkında ikinci kez hak ihlali kararı verilen eski CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında, acilen gündeme alınıp dokunulmazlığının kaldırılması gerektiğini söyledi.

Bahçeli, gündeme ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Bahçeli, AYM'nin Enis Berberoğlu kararına dikkat çekerek, "Yanlış ve mahsurlu olsa da Anayasa Mahkemesi'nin kararları bağlayıcıdır. Fakat Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararı söz konusu CHP’liye otomatik olarak milletvekilliği sıfatı da kazandırmayacaktır" dedi.

“Bu aşamada yapılması gereken bize göre şudur” diyen Bahçeli, “İlgili CHP’li milletvekilinin fezlekesi TBMM Karma Komisyonu’na acilen getirilip dönem sonuna bırakılmadan gündeme alınmalı, ardından da Genel Kurul’a indirilerek dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili oylama yapılmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi bu oylamada yeniden yargılama yolunun açılabilmesi için dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oyunu kullanacaktır” ifadelerini kullandı.

Partisinin 13 Olağan Kurultayı’nı 18 Mart 2021’de toplayacaklarını açıklayan MHP Genel Başkanı, “salgın şartlarının ağırlığı ve hafta sonları sokağa çıkma kısıtlamasının uygulanması nedeniyle 13.Olağan Büyük Kurultayımızın 18 Mart 2021 Perşembe günü maske, mesafe ve temizlik şartlarına titizlikle riayet eden dava arkadaşlarımızın katılımıyla yapılması bugünkü Merkez Yönetim Kurulumuzda kararlaştırılmıştır” açıklaması yaptı.

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin yazılı açıklamasından bir bölüm şöyle:

CHP’nin yalan siyaseti, HDP’nin yıkım siyaseti, İP’in yitik siyaseti Cumhur İttifakı karşısında çuvallamıştır.

Üniversite gençliğini istismar eden, sokaklardan güç devşirmek için harekete geçen, terör örgütleriyle emel ve eylem birlikteliği yapan mezkur partilerin demokrasi ve milli irade husumeti tehlikeli düzeylere ulaşmıştır.

Zilletin şaftı kayarken Türkiye’yi de krize kaydırmayı hedeflemesi ne millet sevgisiyle ne de meşru ve demokratik siyasi mücadeleyle bağdaşmayan ilkellikler olarak karşımıza çıkmıştır.

Üniversite kapılarında yasa dışı marjinal sol örgütlerle aynı kümeye giren, aynı zehirli üslubu benimseyen partilerin gayri milli muhalefet stratejileri Türkiye’nin tarihi ve egemenlik haklarına kast etmek üzerine planlanmıştır.

İnanıyorum ki, Türk gençliği bu tuzağa düşmeyecektir.

PKK ve FETÖ’nün yanında, DHKP-C, MLKP, TKP-ML, LGBT ve Soros uşaklarıyla fiili ittifak kuranların istiklalimize cephe aldıkları, istikbalimize nifak saçtıkları ayan beyan ortaya çıkmıştır.

Aziz milletimizin hakkını hukukunu çiğneyenlerin, iç barış ve huzur ortamını sakatlamak için bozgunculuk yapmaları, hak ihlallerinden şikayetçi olmaları derin ve dipsiz bir çelişkidir.

FETÖ’nün 7 Şubat 2012 tarihinde Milli İstihbarat Teşkilatı’nı hedef alan hain operasyonundan dokuz yıl sonra MİT tırları davasında yargılanan bir CHP milletvekilinin yeniden yargılanma talebinin kabul edilerek infazının durdurulması kuşkulu ve kaygı verici bir gelişmedir.

Bu kapsamda İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararına dayanak ise Anayasa Mahkemesi’nin üst üste iki defa aldığı hak ihlali kararıdır.

Anayasa Mahkemesi’nin, milletin hakkı ihlal edilip yok sayılırken, işlediği suçu tevsik ve teyit edilmiş kişilerle ilgili tartışmalı duyarlılığı evrensel hukuk normları açısından izahı yapılamayacak bir çarpıklıktır.

Bu mahkeme, Anayasa’nın özel madde olması sebebiyle öncelikle uygulanması şart olan geçici 20.maddesini yok sayarak yine aynı Anayasa’nın 138.maddesini çiğnemiştir.

Yanlış ve mahsurlu olsa da Anayasa Mahkemesi’nin kararları bağlayıcıdır.

Fakat Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararı söz konusu CHP’liye otomatik olarak milletvekilliği sıfatı da kazandırmayacaktır.

Geçmişin adeta rövanşının alınması gözlerden ve dikkatlerden kaçmamaktadır.

Bu vesileyle tekrar ifade etmek isterim ki, Anayasa Mahkemesi milletimizin ve demokrasimizin haklarını muhafaza veya müdafaa edecek düzeyde tekrar yapılandırılmalı, yeni anayasa sürecinde yüksek mahkemenin mevcut durumu mutlaka ele alınmalıdır.

Anayasa Mahkemesi’nin kararları bizatihi Anayasa’ya aykırı olamayacak, TBMM’nin tarihi ve yüksek iradesine de pranga vuramayacaktır.

Bu aşamada yapılması gereken bize göre şudur:

İlgili CHP’li milletvekilinin fezlekesi TBMM Karma Komisyonu’na acilen getirilip dönem sonuna bırakılmadan gündeme alınmalı, ardından da Genel Kurul’a indirilerek dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili oylama yapılmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi bu oylamada yeniden yargılama yolunun açılabilmesi için dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oyunu kullanacaktır.

Hiç kimse konusu suç teşkil eden fiillerini demokrasi ve hak ihlalleri gerekçesiyle örtbas edemeyecektir.

Türkiye bir hukuk devletidir.

Hukukun üstünlüğü herkes için bağlayıcıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi adalet ve hukuk sınırları içinde siyaset mücadelesini kararlılıkla sürdürecek, yanlışa yanlış, doğruya doğru diyen erdemli vasfını sürdürecektir.

Partimizin önündeki en önemli siyasi olaylarından birisi de 13.Olağan Büyük Kurultayı’dır.

Daha önce açıklanan kurultay tarihimizin 14 Mart 2021 Pazar günü olduğu hatırlardadır.

Ancak salgın şartlarının ağırlığı ve hafta sonları sokağa çıkma kısıtlamasının uygulanması nedeniyle 13.Olağan Büyük Kurultayımızın 18 Mart 2021 Perşembe günü maske, mesafe ve temizlik şartlarına titizlikle riayet eden dava arkadaşlarımızın katılımıyla yapılması bugünkü Merkez Yönetim Kurulumuzda kararlaştırılmıştır.

Yorumlar (0)