30.12.2019, 11:23

ŞİŞMAN MI KALSAM?

Obezite vücutta aşırı derecede yağ dokusu bulunması durumudur. Dünya sağlık örgütü 2030 yılında dünyada tanı konulmuş 1 milyar obez olmasını beklemektedir.
  Obezite tanısında kullanılan birçok yöntem olmasına rağmen günümüzde tanıda ve sınıflamada beden kitle indeksi (BKİ) ölçümü önerilmektedir. BKI kilogram olarak vücut ağırlığının metrekare olarak boya bölünmesi ile hesaplanır.

 

 Obezite Sınıflandırılması
 • Zayıf VKİ < 18,6
• Normal Kilolu VKİ = 18,6 ~ 24,9
• Fazla Kilolu VKİ = 25 ~ 29,9
• I. Derece OBEZ VKİ = 30 ~ 34,9
• II. Derece OBEZ VKİ = 35 ~ 39,9
• III. Derece OBEZ VKİ > 40

  Obezite, diabetes mellitus  ve kardiyovasküler hastalıklar  için bir risk faktörüdür . Tüm dünyada, dengesiz beslenme ve azalmış fiziksel aktivite nedeniyle obezite hızla artmaktadır. Obezite; diabet, hipertansiyon,  kalp hastalıkları, karaciğer yağlanması, uyku bozuklukları, kas iskelet sistemi hastalıkları ve artmış kanser riski ile ilişkilidir.

  Obezite saptanan hastaların bir grubunun, obezite ile  ilişkili pekçok komplikasyondan korundukları gösterilmiştir. Bu bireylerin, normale oranla artmış vücut yağ oranına rağmen; insülin duyarlılığı, kan kolesterol seviyeleri, kan basıncı gibi değerlerinde beklenenden az bozulma olduğu veya bozulmadığı gözlenmiş ve  bu bireyler metabolik olarak sağlıklı obez  bireyler olarak isimlendirilmişlerdir. 

 Metabolik olarak sağlıklı obez  tanımı ile  beden kitle indeksi 30 kg/m2 üzerinde olup tanı anında insulin direnci, diabet,  hipertansiyon olmayan bir grup hastadan sözedilir. Bu kavramı 1980 yıllarının başlarında tanımlanmış ancak tanımı net bir şekilde yapılamamıştır. Obez popülasyonun yaklaşık %20-30’u metabolik olarak sağlıklı obez olarak adlandırılmaktadır.
  Gerçekten obezite olup metabolik değerler normalse risk faktörlerinde azalma olur mu?
  Metabolik olarak sağlıklı obez kavramının uzun dönem metabolik etkilerini anlamamızın önündeki asıl engel, çalışmalar arasında metabolik sağlığın ve obezitenin tutarsız tanımıdır. Bu bireylerin gerçekten sağlıklı olup olmadıkları sorusuna cevap vermek için,  sınıflandırılma amacıyla kullanılan kriterlerin incelemeden incelemeye değiştiğinin kabul edilmesi önem taşır. Daha önce yapılan bir çalışma bu grup hastalığın yaygınlığının kullanılan tanıma göre değiştiğini ve bunun da  sağlık sonuçları arasındaki ilişkide bulunan tutarsızlıklara katkıda bulunduğunu göstermiştir. Ayrıca, metabolik sağlıklı obez tanımlarının tamamı insülin direnci, kan basıncı, açlık  şekeri  düzeyi ve kolesterol değerlerini içermemektedir. Bu sebeple  öncelikle tanımın standart hale getirilmesi gereklidir.

  Metabolik Sağlıklı Obez Tanımı  Geçici Bir Durum mu dur?

  Bir vakanın sağlık durumu metabolik olarak sağlıklıdan metabolik olarak sağlıksıza veya metabolik olarak sağlıksızdan metabolik olarak sağlıklıya geçebilir. 2013 yılında yapılan bir çalışmada bu bireylerin %30 ile  %40’ının 6 yıllık takipten sonra metabolik olarak sağlıksız duruma döndüğünü gösterilmiştir.

  Metabolik sağlıklı obez kavramı statik bir durum olmadığına ilişkin pek çok kanıt olduğundan dolayı, dikkatler  bu bireylerde sağlıksız obesiteye geçişi sağlayan değişkenler üzerinde yoğunlaştırılmıştır. İspanya’da yapılan bir çalışmaya göre,  sağlıksız  obesiteye geçişi öngören etmenler beden kitle indeksi, bel çevresi ve bel-kalça oranındaki artış olmuştur.

  Benzer  bir çalışmada da Japon-Amerikalılar’ın yaklaşık üçte ikisinin 10 yıllık izlemde  sağlıksız obesiteye dönüştüğünü saptamış ve bunda  karın çevresi, kadın cinsiyeti, daha yüksek açlık insülin seviyeleri ve daha düşük  iyi  kolesterol seviyeleri ile ilişkili olduğunu göstermiştir.
  

  Metabolik sağlıklı obez  bireyler arasındaki tip 2 diyabet riski tartışmalı olmakla  beraber çalışmalar bu bireylerin zamanla tip 2 diyabet geliştirme riskinin sağlıklı normal kilolu yetişkinlerden 4 kat olduğunu göstermiştir.


  Hipertansiyon kardiyovasküler hastalıkların en önemli sebeplerinden biridir. Çalışmalarda   metabolik sağlıklı obez olarak tanımlanan bireylerin nispeten kısa bir zaman (35.0 aylık medyan takip süresi) içerisinde 1.5 kat fazla yüksek tansiyon riskine sahip olduğu izlenmiştir.


 Obezite ilerleyici böbrek fonksiyonu kaybı ile ilgili bilinen bir risk etmenidir. Hafif böbrek yetmezliği halinde bile kardiyovasküler hastalık  riski artar. Sağlıklı bir metabolik profilin obez yetişkinleri kronik böbrek yetmezliğinden  korumadığı gösterilmiştir. Obezitenin sayıları doğumda belirlenen nefronlara fazladan yük getirdiği ve dolayısıyla böbrek yetmezliğinin ilerlemesini sağladığı tespit edilmiştir.

 Obezite kardiyovasküler hastalıkların ilerlemesinde de rol oynar. Metabolik sağlıklı obez olarak izlenen  bireylerde  kalp hastalıkları ve  ölüm riskinde artış  izlenmiştir. Hipertansiyon, kalp yetersizliği, kalp ritm bozuklukları obeziteye bağlı başlıca  hastalıklardır. 


  Sonuç olarak ;   Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, “aşırı kilo ve obezite” sağlığı bozabilecek anormal veya aşırı yağ birikimi olarak tanımlanır.Sağlık komple fiziksel, zihinsel ve sosyal iyilik durumudur. Bu nedenle, metabolik değerleri normal bu kişilerin  ''sağlıklı obez'' anlamına gelmesi gerekmez. Beden  kitle indeksi tek başına  yaşam kalitesi veya klinik riskin yönetimine rehberlik edebilecek  prognostik bir değer değildir. Metabolik değerler normal olsa bile obesiteye bağlı komplikasyonlar  ve mortalite riski devam etmektedir . 
   


 

Yorumlar (0)