Sağlık Bakanı Koca: Ruhsatlı her ilacın SGK'dan ödenebilmesi sağlanıyor

SAĞLIK Bakanı Fahrettin Koca, ''Piyasada bulunmayan ilaçlar çok gündem olan bir konu ve biz bakanlık olarak asla hiçbir hastamızın ilaçsız bırakılmasından yana değiliz. Sosyal Sigorta Kurumu en geniş kapsayıcılığı ile birlikte 81 milyonu da içine alan bir sigorta sistemi. Ruhsatlı olan her ilacın SGK tarafından ödenebilmesi sağlanıyor'' dedi.

SAĞLIK 21.11.2018, 16:18 21.11.2018, 16:18
Sağlık Bakanı Koca: Ruhsatlı her ilacın SGK'dan ödenebilmesi sağlanıyor

Sağlık Bakanı Koca, basın mensuplarıyla kahvaltılı basın toplantısında bir araya geldi. İnsan kaynağı gücünün önemine vurgu yapan Bakan Koca, "Sağlık Bakanlığı olarak nihai vizyonumuz, tüm toplum olarak sağlıklı hayat tarzının benimsendiği, herkesin sağlık hakkının korunduğu, ihtiyaç halindeki herkesin vaktinde ve kaliteli sağlık hizmetine kolayca erişebildiği bir Türkiye'ye sahip olmaktır. Bunun kamu, üniversite ve özel sektör ayırımı yapılmaksızın, tüm ülke kaynaklarının seferber edildiği, riskli grupları önceleyerek toplumun en ücra köşesine ulaşabilen, tüm toplumu sağlıklı olmaya teşvik eden, verimli, hakkaniyetli, sürdürülebilir; vatandaşımızın alışkanlıkları, inançları ve beklentilerine saygı göstererek onların ihtiyaçlarını karşılayan bir sağlık sistemine sahip olarak başarılabileceğine inanıyorum. Bu sisteme ulaşmada en önemli gücümüz insan kaynağımız olacaktır. Genç ve dinamik bir nüfusa sahibiz. Ancak nüfus artışımız bir dengeye oturmak üzere, gelecekte ülkemizin değişen demografik yapısı ile hizmet sunum modelimizde değişiklikler gerekecektir. Gelişen toplum beklentilerini ve yeni ortaya çıkan durumları başarıyla karşılayacak sağlık insan gücünün en uygun sayıda ve yüksek kalitede eğitilmesini sağlamalıyız. Bunun için bakanlığımız eğitim kurumları ile her zaman iş birliği içinde çalışacaktır" diye konuştu. 

'ÇOK SEKTÖRLÜ SAĞLIK SORUMLULUĞU BİLİNCİNİ GELİŞTİRECEĞİZ'

Bugün ihtiyaç duyulanın, sağlık personelinin yanı sıra geleceğin sağlık teknolojilerini ustalıkla kullanabilecek sağlık profesyonellerini yetiştirmek olduğunu belirten Koca, ''Meslek eğitiminde hedefimiz sadece kontenjan değil, kaliteli eğitim olacaktır. Yine, insan gücü, süreç ve teknoloji verimliliğini ölçülebilir ve kıyaslanabilir hale getirerek, performans yönetimi ile ilişkilendirilmiş bir hizmet modelini ortaya koyacağız. Bu sayede yapılan işlerin uygunluk, verimlilik ve kalite yönünden yüksek seviyede olmasını teminen, sonuç odaklı değerlendirmeyi de dikkate alacağız. Sağlık sadece belli bir alanın sorumluluğu değildir. Topyekün bir sağlık hareketi olmadan toplumun sağlık seviyesinin yükselmesinden söz edilemez. En iyi sağlık hizmeti verilse de, sağlığı tehdit eden faktörler bulunduğu sürece sadece tedavi ile uğraşan bir sağlık sektörü ile sonuç elde edilir. Önemli olan sağlığı korumaktır. Sağlığı sadece bu alanda görevli profesyonellerin sorumluluğu olmaktan çıkarıp, toplum hayatına etkili olan tüm yapı ve sektörlerin gündemine sokarak, çok sektörlü sağlık sorumluluğu bilincini geliştireceğiz'' dedi.

'TÜM SAĞLIK İMKANLARIMIZI SEFERBER EDECEĞİZ'

Toplumun yapı taşları olan bireylerin ve sivil grupların sadece sağlık hizmeti tüketicileri olmalarını değil; 'sağlık avukatlığı' yapma bilincine ulaşmalarını sağlamanın, sağlıklı toplum oluşturmanın ön şartı olduğunu vurgulayan Bakan Koca, şunları söyledi: ''Bu sayede toplumun tamamınca sevk edilen bir sağlık yönetim modeli temin edilebilir. ‘Sağlıklı Yaşam Kültürünün’, aileden başlayarak, okulda, iş yerinde, ulaşımda, barınmada, üretimde, ticarette, şehirleşmede, kent ve kırsal yaşamda ve hatta uluslararası ilişkilerde yerleşmesini sağlamamız gerekir. Sağlıklı bir gelecek için tütün, alkol, madde ve teknoloji dahil her türlü bağımlılığı ve kötüye kullanımı engelleyeceğiz. Sağlıklı beslenme, ve hareketli yaşamın teşviki gibi hastalıkların ortaya çıkmasını geciktiren ve engelleyen tedbirlerin toplum içinde benimsenmesini ve yaygınlaşmasını sağlayacağız. Bunun için Sağlıklı Hayat Merkezleri ve Aile Hekimlikleri olmak üzere tüm sağlık imkanlarımızı seferber edeceğiz. Uzman aile hekimleri, genişletilmiş ekip çalışması ve iki yönlü aile hekimliği- hastane iletişimi ile birinci basamak sağlık hizmetlerini güçlü ve daha örgütlü hale getirerek sistemimizi güçlendireceğiz. Bu sayede birinci basamakta çözülebilecek sorunlar için hastanelere başvuruları azaltmayı hedefliyoruz. Aile hekimi başına düşen nüfusu da azaltarak bu hizmetin kaliteli verilmesini temin etmeyi hedefledik. Hızlı bir şekilde yaşlanan toplumumuzda, Aile Hekimlerimizden başlayarak etkin bir kronik hastalık yönetimi sistemi ile insanlarımızın sağlıklı yaşlanmasını temin etmek zorundayız.''

'TEMEL SAĞLIK GÖSTERGELERİNDE EN ÜST DÜZEYE ULAŞMAK HEDEFİMİZ'

"Anne ölümü, bebek ölümü, bağışıklama ve kronik hastalık yükü dahil tüm 'temel sağlık göstergelerinde' en üst düzeye ulaşmak hedefimizdir'' diyen Bakan Koca, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bu hedef için alınabilecek tüm tedbirleri alacağız. Tek bir annemizin, tek bir bebeğimizin engellenebilir bir sebeple hayattan kopmasına izin veremeyiz. Yeni açmaya başladığımız Şehir Hastanelerini bir fırsata dönüştürüp, üniversitelerimizle birlikte ‘sinerji oluşturacak bir modelle’, en modern teknoloji ve en uygun mekanların en yüksek nitelikteki insan kaynağıyla birlikte vatandaşımızın hizmetine sunulduğu bir döneme geçmek istiyoruz. Bu sayede hastanede tetkik ve tedavisine gerek duyulan hastalarımızın sorunlarının tek bir merkezde çözülmesini hedefliyoruz. Vatandaşlarımızın sağlık amaçlı seyahatlerini asgari seviyede tutmak istiyoruz. Oldukça düşük maliyetlerle vatandaş memnuniyetini yüksek tutmayı başaran sağlık sistemimize, yeni katacağımız hizmet modeliyle ülkemizi sağlık turizmi üssü haline getirmek zor değildir. Sağlık turizmi vasıtası ile ülkemize katma değer katılacak, yapılan yatırımların geri dönüşü hızlanacaktır.''

'DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BÖYLE SAĞLIK SİSTEMİ YOK'

Açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bakan Koca, ''Piyasada bulunmayan ilaçlar ve ilaç sıkıntısıyla ilgili çıkan bir takım iddiaları nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine şunları kaydetti: 

"Piyasada bulunmayan ilaçlar konusu çok gündem olan bir konu ve biz Sağlık Bakanlığı olarak asla hiç bir hastamızın ilaçsız bırakılmasından yana değiliz. Sosyal Sigorta Kurumu en geniş kapsayıcılığı ile birlikte 81 milyonu da içine alan bir sigorta sistemi. Dünya'nın hiç bir yerinde böyle bir sağlık sistemi yok. İlaçta ise ruhsatlı olan yani İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'ndan ruhsat almış herkesin ve ruhsatlı olan her ilacın mutlak SGK tarafından ödenebilmesi sağlanıyor. Bunlarda hiç bir sorun yok. Bunun dışında ruhsatlı olmayıp daha çok herhangi bir çalışma sonrası literatürde geçen kanıta dayalı dediğimiz ama ruhsatı alınmamış olan fakat yurt dışında olup hala rutin kullanıma girmeyen ilaçları bile ilgili hekim 'fayda görebilir' diye yazdığında bunu da geri ödeme sistemi olan SGK ödüyor. Bunun için geçen yıl ödenen toplam miktar 3 milyar TL'yi geçti."

Kaan ULU/ANKARA, (DHA)

Yorumlar (0)