banner758

Alçı: Medyada birilerindeki ROK takıntısı bitmiyor

Boşnaklara hakaret ettiği gerekçesiyle yargılanan ve dün hakkındaki 'yakalama kararı' sonucu mahkemeye polis eşliğinde giden gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı'nın eşi Nagehan Alçı, "Medyada birilerindeki ROK takıntısı bitmiyor" dedi. Habertürk yazarı Alçı, polisin Kütahyalı'yı zorla götürmesi gibi bir durumun olmadığını söyledi.

MEDYA 31.07.2019, 09:00
Alçı: Medyada birilerindeki ROK takıntısı bitmiyor

Nagehan Alçı, Habertürk'te "Herkesi kucaklayan bir İstanbul Valisi" başlığıyla yayımlanan yazısında "Ali Yerlikaya İstanbul’a vali olarak atanalı henüz bir yıl olmadı. Ancak bu kısa süre içinde hem valilik hem de vekaleten belediye başkanlığı yaptığı için farklı bir durum oluştu. Muhalefet partileri kendisine çok yüklendi. Hatta Ekrem İmamoğlu’na koltuğu devrettikten sonra kendini siyasi polemiklerin içinde bulduğu ilginç ve sıradışı bir süreç yaşadı" ifadesini kullandı.

"Pazartesi saat 17.00’de bizim Ciner Medya’nın 11. katındaki toplantı odasında kendisini karşılarken aklımda Vali Bey’in yaşadığı bu süreç vardı" diyen Alçı, şöyle devam etti:

"O dönem zor bir dönemdi ama ben Yerlikaya’nın süreci gayet iyi yönettiği, şimdi de doğru bir strateji ve demokrat bir duruşla medyaya yaklaştığı kanaatindeyim.

Bir süredir farklı siyasi çizgilerden medya organlarını ziyaret ediyor, son günlerin tartışmalı konusu olan ‘göçmenler’ meselesinde önemli bilgiler paylaşıyor ve ‘Ben siyasetçi değilim, hangi görüşten olursanız olun, herkese eşit mesafedeyim. Ben İstanbul Valisiyim’ mesajı veriyor.

Bu objektif tavrın bu kadar kutuplaşmış bir toplumda çok kıymetli ve gerekli olduğunu düşünüyorum. Bir bürokrat kesinlikle böyle olmalı.

İMAMOĞLU İLE 'CEP'TEN KONUŞUYORLARMIŞ

Ali Yerlikaya ile yaptığımız toplantı 1 saat diye başladı, 1.5 saati aştı. Vali Bey son derece esprili, konuşkan ve iletişime açık.

Cep telefonunu herkese veriyor. Aracılar olmadan konuşmanın sağlıklı iletişim açısından önemli olduğunu vurguluyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile de Vali’nin teklifi üzerine doğrudan konuşmak için sözleşmişler. Aradaki özel kalemleri kaldırmışlar. Herkes birbirini cep telefonundan arıyormuş.

VALİ’DEN ÖNEMLİ BİLGİLER

Gelelim Vali Yerlikaya’nın verdiği bilgilere…

Öncelikle ben Vali Bey’den şu mesajı aldım: Biz devlet olarak Suriyelilere ve tüm milletlerden göçmenlere yönelik kucaklayıcı tavrımızı değiştirmiyoruz yalnızca kaçak ve düzensiz göçe karşı önlem almaya çalışıyoruz.

İstanbul’da esas hedef kayıtdışı, sigortasız ve çok ucuza çalışan yani sömürülen Suriyeli nüfusu kayıt altına almak. Bunların önemli bir kısmı İstanbul dışına kayıtlı. Her birinin kayıtlı olduğu ile giderek orada istihdam edilmesi hedefleniyor.

İşverenlere yönelik çok ciddi takip başlayacakmış. Son gün 20 Ağustos. O zamana kadar gerekli adımları atmayan ve sigortasız işçi çalıştırmaya devam edenler çok ağır cezalar ödeyecek.

Bu arada çalışma ve sigorta izninin bürokrasisi iş dünyası açısından sıkıntılı olabilir diye prosedürleri çok kolaylaştıracaklarmış. Bunu olumlu buldum.

Sonuçta Suriyeliler sınır dışı filan edilmiyor, kayıt dışı olanlar kayıt altına alınmaya çalışılıyor.

Suriyelilerin suç oranlarının genel ortalamanın çok altında olduğunu bir kez de Vali Bey’den duydum. Bir toplumu şeytanlaştırmanın ve hakkında kara propaganda yapmanın ne kadar tehlikeli olduğunu hatırlamalıyız…

Vali Yerlikaya’nın olumlu ve dikkatli yaklaşımı son günlerde yapılan sert açıklamalarla bozulan moralimi düzeltti ancak yine de İstanbul ile ilgili hızlı ve radikal adımlar atılıyor algısının dağılması gerekir zira bu, kentin imajını olumsuz etkileyebilir. Hazır turizm sezonu bu kadar iyi iken dikkat etmek gerekir.

FANTEZİ DÜNYASI

Medyada birilerindeki ROK takıntısı bitmiyor. Dün de Rasim’in polis tarafından yakalanıp zorla mahkemeye götürüldüğü gibi fantastik şeyler yazmışlar. Arkadaşlar, yalan haberin de bir sınırı olur. Siz hayal kurup haber diye yayınlıyorsunuz. Yahu Rasim’in zaten 24 saat polis yanında. Devlet kararı ile yıllardır korunan bir isim.

Daha önce de bizim evin kapısına polisin dayandığı gibi yalanlar yazılmıştı. İstanbul Emniyet Müdürü Sayın Mustafa Çalışkan hemen bu uydurma haberler üzerine sağolsun bizi aramış ve bu yalanlar polis içinden art niyetli birileri tarafından mı servis ediliyor diye araştırma başlatmıştı. Sonra anlaşıldı ki Emniyet ayağında böyle kötücül birileri de yok. Sadece malum gazeteci takımı masa başında uyduruyor. Kara propagandayı da zeka ile yapın lütfen. Bu kadarı hakikaten gülünç oluyor."

Yorumlar (0)