Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, milyonlarca insanın, öğrenci ve çalışanların yaşamını olumsuz etkileyen, üstelik tasarruf sağlamayan ucube yaz saati uygulamasının sonlandırılması için Meclis'te çağrı yaptı ancak önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. "Bu çile son bulsun" çağrısını tekrarlayan Barut, "Ülkemizi karanlığa gömen, kadınlarımızı ve çocuklarımızı karanlıkta sapıkların hedefi haline getiren kalıcı saat uygulaması son bulsun. İktidarın rant ve çıkarı uğruna ülkemiz karanlığa gömüldü" dedi.
"40 AKILLI ÇIKARAMIYOR"
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda, içtüzüğün 37'inci maddesi uyarınca kalıcı yaz saati uygulamasına karşı CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un sunduğu yasa teklifi doğrudan görüşüldü. Günün 24 saatinin taksimine ilişkin olan yasa teklifinin ayrıntılarını paylaşmak üzere kürsüye çıkan teklif sahibi Barut, "Teşbihte hata olmaz, atalarımız boşa da laf konuşmaz. Bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı uğraşır çıkaramaz. Bu uygulama tam da böyle. Bu uygulama yürürlüğe girdiği andan itibaren kanun teklifleri, soru önergeleri, araştırma önergeleri verdik. Basın açıklamaları yaptık. Maalesef, bu ucube uygulamayı bir türlü değiştiremedik. Meclis'te ısrarla bu itirazlarımızı yükselttik ama hiç oralı olmadı AKP iktidarı. Aslında, iktidar partisinin milletvekilleri de içinden bu kanunun değişmesini istiyor ama iş uygulamaya gelince, maalesef, değişiklik lehine 'evet' oyu kullanmıyorlar" diye konuştu.
"ÇOCUKLARIMIZ VE KADINLAR KARANLIKTA HEDEFTE"
Türkiye'de kadın ve çocuklara yönelik taciz ve istismar olaylarına işaret ederek kalıcı yaz saati uygulamasının yarattığı risklere vurgu yapan Barut, şöyle devam etti:
"Milletvekillerine sesleniyorum. Elimizde bir fırsat var. Gelin, bu kanun teklifine 'evet' diyelim, tüm toplum kesimlerinin üzerinde titrediği ve üzerine hassasiyetle durduğu bu kanunu değiştirelim ve kış saati uygulamasına da geçelim. Bu kalıcı yaz saati uygulamasından toplumun tüm kesimleri rahatsız. Şu anda çok çeşitli kampanyalar düzenlenmiş ve önümüzdeki günlerde havalar daha da karardığında bu şikâyetler daha da artacaktır. Şimdiden buna karşı kampanyalar yapılıyor, 'Karanlıkta okula ve işe giden, karanlıkta işten ve okuldan dönen kızlarımız ve çocuklarımız sapıkların açık hedefidir. Kış saati uygulamasına acilen dönülmelidir' deniliyor. Kalıcı yaz saati uygulamasını artık kaldıralım ve değişken kış saati uygulamasına geçelim."
"PSİKOLOJİMİZ BOZULUYOR"
Kalıcı yaz saati uygulamasının yarattığı olumsuzluklara işaret eden Ayhan Barut, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir zamanlar bir bakanımız vardı, şu anda mumla arasan bulamadığımız bir bakan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanıydı, onun dayatmasıyla bu kanun Bakanlar Kurulunun kararıyla çıktı. Daha sonra bir velinin itirazı nedeniyle bunun yasaya aykırı olduğu tespit edildi. Danıştay veliyi haklı buldu, karar iptal edildi. 28 Kasım 2017 tarihinde bir torba yasayla tekrar kabul edildi. Peki, tasarruf sağlandı mı? Bu uygulama ne zaten kriz içerisindeki ekonomimize, ne psikolojimize ne ticaretimize ne de prestijimize bir katkı koydu. Hatta tam tersine büyük zararlar verdi, özellikle psikolojimizi bozdu. Bu düzenlemeyle birlikte birçok şehirde okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise öğrencileri ve erken saatte işe gitmek zorunda olan emekçilerimiz zorluk yaşıyor ve bunların gerçekten psikolojileri şu anda bozuluyor."
"AVRUPA'DAN UZAKLAŞIP SUDAN VE ETİYOPYA'YA YAKLAŞTIK"
Kalıcı yaz saati uygulamasıyla Türkiye'nin gelişmiş ülkelerden saat farkıyla uzaklaştığına da değinen Barut, şöyle konuştu:
"Bununla birlikte, prestijimiz sarsılıyor, ülke prestiji sarsılıyor. Ülkemiz aslında bu uygulamayla Avrupa’dan uzaklaşarak Somali, Tanzanya, Sudan, Uganda, Cibuti, Etiyopya gibi ülkelerle aynı saat dilimine yani bir başka deyişle, Arap ülkeleri kategorisine giriyor. Ülkemiz saat tanımlamasında ise elektronik ortamlarda artık Orta Doğu ülkesi olarak görünüyor. Ekonomimize ve ticaretimize çok büyük zararı var. Batı’dan hızla uzaklaştık, İngiltere’yle olan zaman dilimi farkımız üç saate çıktı, Almanya, İspanya, Fransa gibi ülkelerle iki saat zaman dilimi farkına çıktı. Hazır giyim ve konfeksiyon ihracatımızın 21 milyar olduğunu düşünürsek, bunun da yüzde 75’ini Avrupa ülkelerine yaptığımız düşünüldüğünde bu zaman farkının, ticari zaman farkının uyuşmadığını, burada ticaretin saat 14.00’te başladığını, Avrupa ülkeleriyle ticarette büyük zorluklar yaşandığını da belirtmek isterim."
"TASARRUF YOK"
Elektrik dağıtım şirketlerinin ısrarıyla uygulamanın devam ettiğine vurgu yapan Barut, "Ülkemizde enerjinin yüzde 80’den fazlasını özel sektör üretiyor, dağıtımının da yüzde yüzünü yine özel sektör yapıyor. Alışık mıyız bu konuya? Evet çünkü bu işte rant var, talan var, çıkar var ve çıkar peşindeler. Madem iktidar bu konuda ısrarcı, bu yasa enerji tasarrufu sağlamıyor, Elektrik Mühendisleri Odası bunu açık açık söylüyor, 'Bu tüketim israftır' diyor, 'Artış 2 katına çıkmıştır' diyor, 'Artış oranı 6 ve 9 milyardan 15 milyar kilovatsaate çıkmış yani yaklaşık 7 milyar kilovatsaat artmıştır.' diyor, 'Niye bu kadar ısrar ediyorsunuz?' diyor. Eğer Elektrik Mühendisleri Odasının raporlarına dayanmıyorsanız, sizin söylediğiniz akademik kurulların raporları varsa da onu açıklayın, tüm kamuoyu bu raporu bilsin" şeklinde konuştu.
"GİZLEMEYİN, BU RAPORU AÇIKLAYIN"
"Neden bu uygulamayı yapıyorsunuz? Neden bu uygulamada ısrar ediyorsunuz?" sorusunu yönelten Barut, "Hangi akademik kurulsa bu raporu bir kamuoyuyla paylaşın. Altı senedir bu raporun ne olduğunu bilmiyoruz, hepimiz kulaktan duyuyoruz 'Akademik kurulların raporları var' diye. TMMOB’a bağlı bir odamız, 'Bu uygulamada enerji tasarrufu yapılmıyor' diyor. Bu kadar net. Artık toplumun sesini duyun, bu yanlıştan vazgeçin" dedi. Ayhan Barut'un önergesi, genel kurulda AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.