TÜSİAD Başkanı'ndan OHAL uyarısı: Laiklik olmadan engellemek mümkün değil
47. Genel Kurul Toplantısı'nın yapıldığı TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı bugün belli oldu. Erol Bilecik’in genel kurulda TÜSİAD yönetim kurulu başkanlığı görevini devraldı. TÜSİAD Başkanı olarak son konuşmasını yapan Cansen Başaran Symes, "Laiklik olmadan Ortadoğu'daki şiddet dalgalarının ülkemizi içine çekmesini engellememiz mümkün değil. Sürekli bir OHAL ortamının tek başına güvenlik sorunlarının aşılmasını sağlayacağı kanısında değiliz" dedi.
EROL BİLECİK'TEN TEŞEKKÜR KONUŞMASI
Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Başkan seçilen Bilecik yaptığı teşekkür konuşmasında Atatürk ve Cumhuriyet değerleri vurgusu yaptı. Bilecik, TÜSİA'ın cumhuriyat değerlerine sahip çıkmaya devam edeceğini bel irterek "TÜSİAD, Atatürk'ün değerlerine her zaman sahip çıkmıştır. Birlikte çalışacağımız bütün arkadaşlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum" dedi.
SYMES: LAİKLİK OLMADAN OLMAZ
Toplantının açılış konuşmaları TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan ile TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran-Symes tarafından gerçekleştirildi.
Toplantının açılış konuşmalarını TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan ile TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran-Symes tarafından gerçekleştirildi.
Cansen Başaran Symes'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Yeni bir dünyanın kuruluşuna tanıklık ediyoruz. Liberal dünya düzeni sarsılıyor. Ekonomiyi rayına oturtacak kararların alınması gerekir. Türkiye Ortadoğu'nun geleceğine katkıda bulunacaksa bunu Ortadoğu'nun hastalıklarını ithal ederek yapamaz. Türkiye bölgesel dengelerde rol oynayacaksa bunu kendi esneklik alanını daraltalark sağlayamaz. Laiklik olmadan Ortadoğu'daki şiddet dalgalarının ülkemizi içine çekmesini engellememiz mümkün değil. Bir dönem tüm dünyanın gıpta ile baktığı bir ülkeydik. Dış politikadaki yanlışlarımızı da itiraf ettik.
Toplumun son yıllarda giderek daha fazla kutuplaşmasını her ortamda gündeme getiriyoruz. İfade özgürlüğü üzerindeki kısıtların menfaatlerimize zarar verdiğini düşünüyorum. Ortak hedeflerimizin azalmasını değerlerimiz ve hayat tarzı üzerinden ayrışmanın hızlanmasını üzülerek izliyoruz. Sürekli bir OHAL ortamının tek başına güvenlik sorunlarının aşılmasını sağlayacağı kanısında değiliz.
AB projesi önemini hâlâ yitirmedi. AB hedefinden vazgeçmek söz konusu olmamalı. Bu hedefin savunucu ve ısrarlı takipçisi olduk. Hükümetin AB ve Gümrük Birliği'ni güncelleme müzakerelerini kararlılıkla destekliyoruz.
