Süheyl Batum'un Bahçeşehir Üniversitesi'ndeki derslerine son verildi

Birgün’de yer alan habere göre, Anayasa Profesörü Süheyl Batum'un, eskiden rektörlük görevini de üstlendiği Bahçeşehir Üniversitesi'ndeki derslerine son verildi. Batum "Doğrudan doğruya benim 'hayır' kampanyasında Barolar Birliği'yle beraber dolaşmamın iktidar kanadı üzerinde çok olumsuz tepkilere ve baskıya sebebiyet verebileceği ileri sürüldü" dedi.

Konuyla ilgili olarak Sözcü'ye konuşan Batum, üniversitede bir doktora, bir yüksek lisans, iki tane de lisans programında anayasa ve hukuk felsefesi dersi verdiğini belirterek, "Bana bu dersleri bırakacağım, yerime başka bir akademisyenin gireceği ifade edildi. Üzüleceğim şey şu olurdu; acaba öğrencilerden doğru olmasa bile dersleri bırakmam yönünde bir talep mi geldi… Hayır, değil. Doğrudan doğruya benim hayır kampanyasında Barolar Birliği'yle beraber dolaşmamın iktidar kanadı üzerinde çok olumsuz tepkilere ve baskıya sebebiyet verebileceği ileri sürüldü" diye konuştu.

'DEVLET ÜNİVERSİTELERİ KHK İLE VAKIF ÜNİVERSİTELERİ BASKI YOLUYLA SUSTURULUYOR'

"Benim derslerimi kesmek zorunda kalmaları şunu açıklıkla gösteriyor; ikidar, tüm kurumlarıyla üstelik bu referandum sürecinde inanılmaz bir baskı oluşturuyor. Devlette olanları kararnamelerle atıyor, vakıf üniveristelerindekileri baskı yoluyla susturmaya çalışıyor" diyen Batum, bunun artık kesinlikle ortaya çıktığını söyledi.

Batum, şöyle devam etti: "Bundan birkaç gün önce birçok öğretim üyesini, İbrahim Kaboğlu'nu 80 yaşını aşkın Öget Tanör'ü, bir daha mesleğe dönmemek üzere, bırakın mesleği, devlet memuriyetine dönememek üzere ihraç ettiler. Birgün önce beni üniversite üzerinde baskı uygulayarak, üniversiteden derslerimden, akademisyen arkadaşlarımdan, ayrılmaya zorluyorlar. Gazetecileri işten attırıyorlar. Bunları yapanlar ya da yaptıranlar, 15 yıl boyunca bir mağduriyet bulutunun arkasında güç kazandılar. Bu üzüntülü durum Türkiye'de bir referandumun ne koşullarda yapıldığını üstelik tek adam rejimine geçmek için yapılan bir referandumun ne koşullarda yapıldığını açıkça ortaya koyuyor. Ülkemiz açısından cumhuriyetimiz açısından çok üzücü bir durum. Ama bu üzücü durumların dahi hayırlarla sonuçlanacağına inanıyorum."