RTÜK ÜYESİ TAŞCI,'SÜRTÜK' DİYEN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN KONUŞMASINI YAYINLAYAN KANALLAR İÇİN İNCELEME İSTEDİ

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi İlhan Taşcı, Gezi eylemlerine katılanlara ‘çürük, sürtük’ diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını yayınlayan televizyon kanalları hakkında rapor hazırlanması için RTÜK’e başvurdu.

GÜNDEM 02.06.2022, 12:54
RTÜK ÜYESİ TAŞCI,'SÜRTÜK' DİYEN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN KONUŞMASINI YAYINLAYAN KANALLAR İÇİN İNCELEME İSTEDİ

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını yayınlayan kanallara verilen cezaları hatırlatan Taşcı, “Sayın Erdoğan’ın açıklamalarının sosyal medya başta olmak üzere farklı mecralarda da görüldüğü üzere toplumda infial yarattığı açıktır. 84 milyon yurttaşın duyduğu bu kaba ve argo ifadeleri RTÜK duymazlıktan gelemez, gelmemelidir. RTÜK hem bu dile hem de bu dilden kaynaklı rahatsızlığa kulak tıkayamaz” dedi.

RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, dün AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında, Gezi protestolarına katılanları kastederek söylediği “…bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük…” ifadelerinin yer aldığı konuşmasını ekranlarına taşıyan televizyon kanallarının incelenerek değerlendirme raporu hazırlanması için RTÜK Başkanlığı’na dilekçe ile başvurdu.

Anka'nı haberine göre Taşcı, bugün verdiği dilekçede şu ifadelere yer verdi:

“‘ÇÜRÜK VE SÜRTÜK’ KELİMELERİ AYRICA TOPLUMDA AŞAĞILAMA VE KÜÇÜK DÜŞÜRME AMACIYLA KULLANILAN ÖZNEYİ KAMUOYU ÖNÜNDE KÖTÜLEYEN VE NEFRET EDİLMESİNE NEDEN OLAN ANLATIMLARDIR”

“1 Haziran 2022 tarihinde AK Parti Meclis Grup toplantısında konuşan Genel Başkan Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Direnişinin yıl dönümü nedeniyle yaptığı değerlendirmede Geziye katılanlar için; “…bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük…” ifadelerini kullanmıştır. TDK sözlüğünde “sürtük” kelimesinin karşılığı “Aynı anda birden fazla kişiyle gönül eğlendiren kadın, hayat kadını” olarak yer almaktadır. “Çürük ve sürtük” kelimeleri ayrıca toplumda aşağılama ve küçük düşürme amacıyla kullanılan özneyi kamuoyu önünde kötüleyen ve nefret edilmesine neden olan anlatımlardır.

“EKRANLARDA DİLİN DÜZEYSİZ KULLANIMI DİL ARACILIĞIYLA DÜŞÜNEN İNSANIN ANLAMA BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMAKTA”

Özgürlüğe, barışa ve 84 milyonun kardeşliğine adanmış Gezi direnişine katılan milyonlarca yurttaşımıza yönelik hakaret dolu bu ifadeler, birçok haber kanalı tarafından canlı olarak ve sonrasında haber bültenlerinde, çocukların da ekran başında olduğu ana haber bülteni saatlerinde yayınlanmıştır. 6112 sayılı Kanunun yayın ilkelerini düzenleyen 8. Maddesi Birinci fıkrasının (m) bendinde “Türkçenin, özellikleri ve kuralları bozulmadan doğru, güzel ve anlaşılır şekilde kullanılmasını sağlamak zorundadır; dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez.” hükmü yer almaktadır. Ekranlarda dilin düzeysiz kullanımı sadece yasayı ihlal etmemekte, dil aracılığıyla düşünen insanın anlama bütünlüğünü bozmakta, değerlerin ve kültürün aktarıcısı dili de tahrip etmektedir.

Dilin düşünceyi ve dolayısıyla o dili konuşanları etkilediği birçok çalışmayla ortaya konmuştur. Düşüncenin de dile döküldüğü çok görülmüştür ki bundan dolayı dilbilimciler dil aklın ayak izidir derler. İzleme araştırma sonuçlarına göre ebeveynler için kaba konuşma ve küfür, çocukların en çok etkilendikleri içerik alanı olarak şiddet ve korkudan sonra üçüncü sırada gelmektedir. Nitekim çocuklar bu nitelikteki hareketleri ve söylemleri görsel-işitsel medyada yer aldığı için normal kabul etmekte, olumsuz davranışları rol model olarak daha çok örnek almaktadır. Bir araştırmaya göre de kitle iletişim araçlarında küfür ve argonun yer almasının gençlerin küfür ve argo kullanımını yüksek düzeyde artırdığı tespit edilmiştir. Hele hele kamuoyu önünde olanların, tüm çocuk ve gençler için rol model olma olasılığı bulunanların böylesi kaba bir dili kullanmalarının yaratacağı dil ve düşünce kirliliği tartışmasızdır.

“BU İFADELERİN CANLI YAYINLARDA MİLYONLARCA YURTTAŞA YÖNELİK KULLANILMASI DÜŞÜNÜLEMEZ, KABUL DE EDİLEMEZ”

Bir hukuk devletinde hiç kimsenin bir başka kişi veya kişilere her ne sebeple olursa olsun ve her ne konumda bulunursa bulunsun küfür, hakaret veya argo sözcüklerle seslenmesi, tanımlaması, tarif etmesi ahlaken de hukuken de olanaksızdır. Bu ifadelerin canlı yayınlarda milyonlarca yurttaşa yönelik kullanılması düşünülemez, kabul de edilemez.

“BİR SİYASİ PARTİNİN GENEL BAŞKANI OLMAK HİÇ KİMSEYE YURTTAŞLARA HAKARET, KABA DİL KULLANMA HAKKINI DA VERMEZ”

Tüm yurttaşlarına ‘Efendiler’ diye seslenen Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde hiç kimsenin kimseye hakaret etme, kaba dil kullanma hakkı ve ‘özgürlüğü’ olamaz. Bu topraklar üzerindeki her yurttaş eşit haklara sahiptir. Hiç kimsenin bir başkasına karşı üstenci bir dil kullanması düşünülemez. Bir siyasi partinin genel başkanı olmak hiç kimseye yurttaşlara hakaret, kaba dil kullanma hakkını da vermez.

“RTÜK HEM BU DİLE HEM DE BU DİLDEN KAYNAKLI RAHATSIZLIĞA KULAK TIKAYAMAZ”

Sayın Erdoğan’ın açıklamalarının sosyal medya başta olmak üzere farklı mecralarda da görüldüğü üzere toplumda infial yarattığı açıktır. RTÜK Yasası gereğince tüm yurttaşlara -her ne konumda olursa olsun- ve tüm yayıncılara eşit mesafede olmak zorundadır. 84 milyon yurttaşın duyduğu bu kaba ve argo ifadeleri RTÜK duymazlıktan gelemez, gelmemelidir. RTÜK hem bu dile hem de bu dilden kaynaklı rahatsızlığa kulak tıkayamaz.

“ERDOĞAN’IN HAKARET VE KÜFÜR İÇEREN SÖZLERİNİ YAYINLAYAN YAYINCILAR HAKKINDA DEĞERLENDİRME RAPORU HAZIRLANSIN”

İktidar partisinden sonra ülkenin en çok oy alan ana muhalefet partisi CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun hakaret, kaba dil, argo içermeyen açıklamalarını, yorumsuz olarak canlı yayınlayan medya hizmet sağlayıcılara, ışık hızında refleks göstererek bir gecede rapor hazırlattıran ve söz konusu kanallara tavandan idari para cezası uygulanması kararı alan RTÜK’ün, özellikle çocuklara ve gençlere rol model olması gereken/beklenen Sayın Erdoğan’ın hakaret ve küfür içerikli kaba dil kullanımını canlı yayınlarda ve haber bültenlerinde ekrana taşıyarak, 6112 sayılı kanunun 8. Maddesi Birinci fıkrasının (m) bendini ihlal eden medya hizmet sağlayıcılar hakkında da derhal değerlendirme raporu hazırlattırılarak ilk Üst Kurul toplantı gündemine alınması hususunda gereğini arz ederim.”

Yanı sıra Taşcı, bugün konuyla ilgili sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:

“RTÜK DE TEPKİLERE KULAK TIKAYAMAZ!”

“AKP Genel Başkanı Sn Erdoğan’ın sözlerinin incelenmesi için RTÜK’e dilekçeyle başvurdum. Tüm yurttaşlarına ‘Efendiler’ diye seslenen Atatürk’ün kurduğu Türkiye’de hiç kimsenin kimseye hakaret etme, kaba dil kullanma hakkı ve ‘özgürlüğü’ olamaz. RTÜK de tepkilere kulak tıkayamaz!”  

Yorumlar (0)