Oya Ersoy: "Edremit Körfezi'ndeki kirlilik alarm veriyor!"

Edremit Çevre Derneği ve Balıkesir Tabip Odası’nın Edremit Körfezi’ndeki deniz suyu kirliliğine ilişkin düzenlediği basın açıklamasının ardından Ersoy; körfezdeki kirliliğin önlenmesi ve Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü’ne ait analiz sonuçlarının şüpheli olmasının araştırılması için bir komisyon kurulması gerektiğini dile getirdi.

Ersoy; Edremit Körfezi’nin altyapının yetersizliğine rağmen hızlı ve çarpık kentleşmenin neden olduğu bir kirlilik ve halk sağlığı sorunu yaşandığını dile getirdi.

Sağlık Bakanlığı illerdeki teşkilatları vasıtasıyla ”Yüzme Suyu Kalitesinin Yönetimine Dair Yönetmelik” gereğince, her yaz Mayıs ile Eylül ayları arasında 15 günde bir, deniz suyundan numune alarak analizler yapmakta ve bunları da kamuoyuna açıklamaktadır. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Yüzme Suyu Takip Sistemi de harita üzerinden sonuçları yayınlamaktadır. Yayınlanan sonuçlar detaylı bir biçimde değil; iyi (Mavi), orta (yeşil) ve kötü (kırmızı)olarak değerlendirilmektedir. “orta” sonuç çıkması durumunda uyarı yapılacağı, “kötü” sonuç çıkması halinde ise o numunenin alındığı plajın yüzme amaçlı kullanıma kapatılacağı Sağlık Bakanlığı’nın yayınlarında açıkça belirtilmektedir.

Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü ilimizin Marmara ve Ege sahillerindeki 85 adet yüzme alanından (54 yüzme suyu izleme noktası ve 31 mavi bayrak izleme noktası) numune alarak Balıkesir Halk Sağlığı Laboratuvarı’nda analizlerini yaptırmakta ve sonuçları bir tablo halinde internet ortamında yayımlanmaktadır. Numune alınan yerlerden 14 adedi doğrudan kirlilik izleme noktasıdır. Edremit Körfezi’ndeki numune noktaları ise 21 adettir ve Ayvalık Sarımsaklı’dan başlayıp Edremit Mıhlı Çayı’na kadar bütün sahilleri kapsamaktadır. Ersoy; Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü’nün analiz sonuçlarının 2020 yılına kadar “İyi, Orta ve Kötü” gibi her türlü değerleri açıkça belirtilirken, 2021 yılından itibaren Sağlık İl Müdürlüğü analiz sonuçları sürekli bir biçimde “iyi” olarak açıklandığını dile getirmiştir. 2022 yılında yapılan analiz sonuçları ise “iyi” ve “orta” olarak açıklanmıştır. Ersoy; Edremit Çevre Derneği’nin açıklamasında da belirtildiği üzere özellikle derelerin denize boşaldığı yerlerde hissedilen ağır koku ve pek çok sahilde görülen bulanıklığın ve denize giren kişilerde yaşanan hastalıkların bu analiz sonuçlarına şüphe ile yaklaşılması gerektiği dile getirdi. Ayrıca Edremit Çevre Derneği Körfez’de hiçbir yeni altyapı yatırımı yapılmadığı halde, raporlardaki bu “düzelme eğilimi” durumunun sonuçların inandırıcılığının sorgulanması gerekliliğinin altını çizmiştir.

İl Sağlık Müdürlüğü koordinasyonu ile bu sene 21.03.2022 tarihinde Balıkesir Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Çevre Şehircilik, DSİ, Tarım ve Orman, Kültür ve Turizm, 8 İlçe Belediye Başkanlıklarının katılımıyla oluşturulan “Balıkesir İl Yüzme Suyu Komisyonu” sezon öncesi toplantısını yaparak, bir numune alma takvimi oluşturdu ve yüzme suyu numune çalışmalarına başlanmıştır. 5 Ağustos 2022 tarihli raporda 5 farklı noktadaki sonuçlar “Orta” olarak açıklanırken, 17 Ağustos 2022 tarihli raporda bütün sonuçlar yeniden “iyi” olarak açıklanmıştır.

Ersoy; Edremit Çevre Derneği’nin şüpheli bulduğu analiz sonuçlarına açıklık getirmek adına BÇM ÇEVMER Ölçüm Analiz ve Laboratuar Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nde yaptırdıkları ve derelerin denize döküldüğü noktaları esas aldığı numuneler arasında Edremit Çayı’nın denize ulaştığı noktanın analiz sonucunun kirliliği ortaya çıkardığını belirtti. Bu analize göre 100 mililitre deniz suyunda en fazla 1.000 birim olması durumunda insan sağlığı için tehlike yaratan Escherichia coli % 50 fazlasıyla 1.500, yine 100 mililitre deniz suyunda en fazla 370 birim olmasına durumunda insan sağlığı için tehlike yaratan Enterekok ise % 459 fazlasıyla 1.700 birim çıkmıştır.

Ersoy; Edremit Çevre Derneği ve Balıkesir Tabip Odası’nın ortak yaptığı basın açıklamasında belirtildiği üzere Enterokok’daki yoğunluğun Edremit Çayı’na çok yoğun atıksu (kanalizasyon) karıştığını gösterdiğini ifade etti. Ersoy; yapılan basın açıklamasında yaz mevsiminin başından itibaren söz konusu alanlarda yoğun bir kanalizasyon kokusu yaşandığının ve Altınkum bölgesinde denize giren yurttaşların büyük kısmı hastalandığının ifade edildiğini söyledi.

Ersoy; Edremit Çevre Derneği ve Balıkesir Tabip Odası’nın Körfez’e dökülen daha pek çok akarsunun kirlilik analizinin bağımsız şekilde yürütülmesi gerekliliğini dile getirdiğini vurguladı. Ersoy; İl Sağlık Müdürlüğü tarafından açıklanan analiz sonuçlarının şüpheli olmasının Edremit Çevre Derneği tarafından açıklanan analiz sonuçları ile kanıtlandığını da belirtti.

Edremit Çevre Derneği, körfezdeki deniz kirliliğinin yazın artan nüfus ile arttığını dile getirmektedir. Edremit bölgesindeki altyapının sürekli ikamet eden kişilere göre planlanıyor olmasının bu kirlilğin yaşanmasında büyük etkisi olduğu da dile getirilmektedir. Öte yandan pandemi ile birlikte yaz mevsiminde ikamet eden ancak kış mevsiminde de bölgede kalmayı tercih eden yurttaşlar ile kış nufüsünun da 400 bin seviyesine yükseldiği ve bu durumun da kirliliği sürekli artmasına sebep olacağı dile getirilmiştir.

Bu artışlara karşın, Körfez’de toplam 10 adet, Edremit’te ise BASKİ’ye ait 3 adet Atıksu Arıtma Tesisi bulunmaktadır. Site ve otellerde bulunan arıtmalar ise hem kabiliyet hem de kapasite açısından yetersizdir. Ersoy; Edremit Körfezi’nin dar su yolları ile açık denize bağlanan hassas bir su alanı olduğunu ve arıtılan suların alıcı ortamlara verilmesinden ziyade tekrar kullanılmasına dönük planlamalar yapılması gerektiğini ifade etti.

Ersoy; Edremit Çevre Derneği’nin yaptırdığı analiz sonuçları ve Balıkesir Tabip Odası’nın değerlendirmeleri ile Edremit Körfezi’nde ciddi bir kirlilik sorunu ve halk sağlığı sorunu olduğunun açıkça görüldüğünü ifade etti. Ersoy; bölgede yaşanan kirliliğin mevsimsel olmaktan çıkıp kronikleşen bir sorun halini almaya başladığını belirtti. Ersoy; Edremit Körfezi’nde yaşanan kirliliğin sona erdirilmesi için bölgenin ihtiyaçları üzerine çalışılıp buna yönelik önlemler alınmasının şart olduğunun, öte yandan Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yaptırılan analiz sonuçlarının şüpheli olması da araştırılması gereken diğer önemli bir konu olduğunun altını çizdi. Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü’nün kamuoyunu yanlış bilgilendirmesi ciddi bir halk sağlığı sorununa sebep olduğunu ifade eden Ersoy; Edremit körfezi’nde yaşanan kirliliğin ve Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yaptırılan analiz sonuçlarının araştırılmasının TBMM’nin görev ve sorumluluğunda olduğunu ifade etti.