'Gazeteciler artık öldürülmüyor, süründürülüyor'

'Türkiye'de Gazeteci Olmak Gazeteci Ölmek!" etkinliği yapıldı. Etkinliğe değişik medya organlarından çok sayıda gazeteci katıldı.

GÜNDEM 24.01.2017, 10:24 24.01.2017, 10:24
'Gazeteciler artık öldürülmüyor, süründürülüyor'

Cumhuriyet’te yer alan habere göre, “Türkiye’de Gazeteci Olmak Gazeteci Ölmek” etkinliğinin açılış konuşmasını yapan TGC Başkanı Turgay Olcayto, “Bu topraklarda gazeteci olmak hep güç olmuştur. Resmi olarak kayıtlara geçen öldürülmüş 66 gazeteci var. Gazeteciler artık öldürülmüyor, hapishanelerde süründürülüyor” dedi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin her yıl düzenlediği “Türkiye’de Gazeteci Olmak Gazeteci Ölmek!” etkinliğinin üçüncüsü Burhan Felek Konferans Salonu’nda dün gerçekleştirildi. İki oturumda gerçekleştirilen etkinliğe gazetemiz yazarı Mine Kırıkkanat, Milliyet Okur Temsilcisi Belma Akçura, Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi Faruk Bildirici, Apoyevmatini Gazetesi Sahibi Mihail Vasiliadis, Agos Gazetesi Yazarı Pakrat Estukyan, İnsan Hakları Vakfı Başkanı Şebnem Korur Fincancı, CHP milletvekilleri Tuncay Özkan, Utku Çakırözer, Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Temsilcisi Uğur Güç katıldı. Ardından gerçekleşen ikinci oturum ise gazetemiz yazarı Aydın Engin, birçok gazeteci ve yazarın katılımıyla devam etti.

TGC Başkanı Turgay Olcayto, günümüzde gazetecilerin kitap yazma gibi çoğu hakkının elinde alındığını belirterek Türkiye’nin üzerinde bir korku perdesi olduğunu dile getirdi. Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici ise Cumhuriyet gazetesini açtığında çoğu köşenin boş çıktığını belirterek “İnsanlara bilgi aktarma yönünde engeller çıkıyor. Bir yandan işsiz gazeteciler var bir yandan da mesleğini sürdürenler var. Mesleğini sürdürenler bunun ne kadar farkında bilmiyorum. Ekonomi sayfalarına baktığımda işadamlarına güzellemeler var. Bizim gazetecilikten anladığımız bu değil” ifadelerini kullandı.

Milliyet Okur Temsilcisi Belma Akçura da nasıl bir süreçten geçildiğini herkesin gördüğünü dile getirerek, gazetecilik mesleğinin biraz saygınlığını yitirdiğini söyledi.1980’li yıllarda gazeteciliğe başladığına değinen Akçura,“Kavramların içi boşaltıldı. Gazetecilik zor meslek, kamplaşma var. Başka bir meslektaşınız tarafından hedef gösterilebiliyorsunuz. Her şeye rağmen işin peşini bırakmamak gerek” diye konuştu.

Apoyevmatini gazetesi sahibi Mihail Vasiliadis, “İçimizdeki gazeteciliği başkası öldürmeden biz öldürmeyelim. Gördüğünü olduğu gibi yazan bir gazeteci iş bulabilecek mi? Gazeteci olmak zordur” dedi.

Agos gazetesi yazarı Pakrat Estukyan da olmak ve ölmek kelimelerinin birbirini tamamladığını dile getirerek, “Bir sürü gazeteci hapishanede. Memleketin sorumlu insanlarına sorsanız içeride gazeteci yok. Ahmet Şık, Mehmet Altan teröristse biz de potansiyel birer teröristiz. Ne kadar sahipsiziz” diye konuştu.

İnsan Hakları Derneği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, hakikatin peşinde olanların ezilenlerin sesi olmaları gerektiğini belirtti. Etkinlik ikinci oturumla devam etti.

Yorumlar (0)