CHP'Lİ AHMET AKIN 'HAYIR' ÇALIŞMASI İÇİN GÜMÜŞHANE'YE GİTTİ

CHP Balıkesir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Ahmet Akın Balıkesir’de sürdürdüğü “hayır” çalışmalarına kısa bir süre ara vererek partisi tarafından yine “hayır” çalışması için görevlendirildiği Gümüşhane’ye gitti.

GÜNDEM 22.03.2017, 11:15 22.03.2017, 11:15
CHP'Lİ AHMET AKIN 'HAYIR' ÇALIŞMASI İÇİN GÜMÜŞHANE'YE GİTTİ

Gümüşhane’de ilk olarak partisinin İl Başkanlığını ziyaret ederek il yönetimi ile bir araya gelen  CHP Balıkesir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Ahmet Akın, yürütülmekte olan referandum çalışmaları hakkında bilgi aldı.

 

Daha sonra Gümüşhane İl Başkanı Bedri Ağaç ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte esnaf ziyareti yaparak referandumda neden “hayır” dediklerini, anayasa değişikliğinin ülkemizi hangi sorunlara sürükleyeceğini anlattı.

 

Gümüşhane Merkez’deki çalışmaların ardından Torul ve Kelkit ilçelerine de giderek buralarda esnafı ziyaret edip, kahvehanelerde bulunan vatandaşları ziyaret etti. Ahmet Akın bu çalışmalar kapsamında yaptığı açıklamada;

 

“16 Nisan’da yapılacak referandum bir seçim değil. Bu oylamadan sonra birileri bir yerlere seçilmiş ya da seçimi kaybetmiş olacak değil. Herkes bulunduğu görevi yapmaya devam edecek. Ama ülkemiz, vatanımız ve geleceğimiz için çok önemli bir oylama. Telafisi olmayan bir karar. Güzel ülkemizin nasıl yönetileceğine karar vereceğiz. Hata yaparsak normal seçimlerde olduğu gibi beş yıl sonra verdiğimiz yetkiyi geri alırız gibi bir şansımız olmayacak. O yüzden çok iyi düşünerek karar vermek gibi bir zorunluluğumuz var.  Demokrasilerin olmazsa olmaz ilkesi kuvvetler ayrılığı. Kuvvetler ayrılığının olmadığı rejimlere demokrasi denmiyor. Bu öneri kuvvetler birliğini getiriyor. Bütün kuvvetleri tek bir kişide topluyor. Bunu demokrasi diye sunanlara lütfen sorun. Bu nasıl demokrasidir deyin. ABD ‘de başkanlık ama orada hem sert kuvvetler ayrılığı, hem eyalet sistemi hem de fren denge sistemi var. Şimdi önerdikleri anayasaya Başkana tek başına kamu tüzel kişiliği ihdas etme ve kaldırma yetkisi veriliyor. Bu şu anlama geliyor. Başkan birkaç ili bir araya getirip yeni yönetim biçimi oluşturabilir. Bunun önünde bir engel yok. Bunun aksini söyleyenler getirdikleri anayasa teklifini iyi okusunlar ve samimi olsunlar. Bu yetki var mı yok mu? Tabii ki var. Bu yetki neden veriliyor, onu iyi düşünmek gerekiyor. Otoriter ve baskıcı rejimlerde hukuk güvenliği olmaz. Yargıyı tek bir kişinin şekillendirdiği rejimlerde yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığından bahsedilemez. Bunlar sadece kağıt üzerinde yazılı olarak kalır. Uygulamada farklı olur. Bağımsız yargı getireceğiz diye 2010’da yaptıkları referandumun sonuçlarını toplum olarak çok acı bir şekilde yaşadık. Yargı bir gruba teslim edildi. Şimdi hangi kişi veya gruplara teslim edilmek amacıyla bu değişiklik yapılıyor. Teklif sahiplerinin bunları açıklaması gerekiyor” dedi. 

 

Yorumlar (0)