CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun'un Doğu Akdeniz'deki Askeri Hareketliliğe İlişkin Soru Önergesi
Türkiye’nin bu sessiz ve hareketsiz tavrının Türkiye karşıtı tezleri güçlendirdiğine dikkat çeken Seyit Torun, iktidarın iç siyaset malzemesi olarak kullandığı Mavi Vatan ve Kıbrıs Tezlerinden vaz mı geçilmiştir? Diyerek Türkiye’nin Doğu Akdeniz politikasını eleştirdi. Yaptığı açıklamada Doğu Akdeniz’de yüzlerce yıldır süren hegemonya mücadelesine 1974 Kıbrıs Barış Harekatıyla yön yeren Türkiye’nin hava, deniz ve kara sınırlarına yönelen tehditlere göz yumulamayacağını açıklayan Torun, daha okulların tuvaletlerini temizleyemeyen bir siyasi iktidardan böylesine bir ciddiyet beklemek de bizim iyimserliğimiz ifadelerini kullandı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti(KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Kıbrıs ve Akdeniz’de yaşanan askeri hareketliliğe vurgu yaparak bölgede ABD ve İngiltere’nin askeri gücünü artırdığını ifade etmişti. Ersin Tatar’ın açıklamalarını gündemine alan CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde İsrail’in işgal politikasının gün geçtikçe genişlediğini ifade ederek Türkiye’nin söz konusu gelişmelere karşı duyarsız kalmasının sebeplerini sorguladı. Bölge ateş çemberindeyken Yunan Deniz Kuvvetleri mensuplarının rahatlıkla Türkiye topraklarına ayak bastığını ve kara sınırlarının mültecilerin serbest geçiş alanlarına dönüştüğünü ifade eden Torun, söz konusu tehditlere karşı neden önlem alınmadığına ilişkin sorular yöneltti.
Türkiye’nin bu sessiz ve hareketsiz tavrının Türkiye karşıtı tezleri güçlendirdiğine dikkat çeken Seyit Torun, iktidarın iç siyaset malzemesi olarak kullandığı Mavi Vatan ve Kıbrıs Tezlerinden vaz mı geçilmiştir? Diyerek Türkiye’nin Doğu Akdeniz politikasını eleştirdi. Yaptığı açıklamada Doğu Akdeniz’de yüzlerce yıldır süren hegemonya mücadelesine 1974 Kıbrıs Barış Harekatıyla yön yeren Türkiye’nin hava, deniz ve kara sınırlarına yönelen tehditlere göz yumulamayacağını açıklayan Torun, daha okulların tuvaletlerini temizleyemeyen bir siyasi iktidardan böylesine bir ciddiyet beklemek de bizim iyimserliğimiz ifadelerini kullandı.
Torun verdiği soru önergesinde şu soruları yöneltti:
Kıbrıs ve çevresinde devam eden askeri hareketliliğe ilişkin KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın yaptığı uyarılar doğrultusunda Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yönelmesi muhtemel saldırılara karşı hangi hazırlıklar yapılmıştır?
Uluslararası anlaşmalara aykırı olarak Mavi Vatan ve Kıbrıs’ta ortaya çıkan askeri hareketlilik ve bölgeyi silahlandırma girişimlerine karşı hangi diplomatik ve askeri hamleler uygulamaya konulmuştur?
ABD, İngiltere ve İsrail’in bölgedeki uluslararası hukuka aykırı hareketlerine sessiz kalınmasının sebepleri nelerdir?
İsrail’in işgal politikasının yarattığı tahribatın Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne sıçramasının önüne geçmek için öncelikli olarak sınır güvenliğimizin sağlanması gerekmektedir. Yunanistan Silahlı Kuvvetlerine mensup askerlerin Ege Denizi üzerinden rahatlıkla topraklarımıza ayak basabiliyor olmasının sebeplerini açıklar mısınız? Mülteci çiftliğine dönüşen kara sınırlarımızın ve Yunan tacizlerine maruz kalan Mavi Vatan’ın güvenliğinin sağlanması için hangi önlemlerin alınması düşünülmektedir? Alınacak önlemlerin içeriğini ve uygulamaya konulacakları tarihi açıklar mısınız?
Hamasi bir söylem malzemesi olarak iktidar temsilcilerinin sıklıkla kullandığı Mavi Vatan Tezinden vaz mı geçilmiştir?
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin İsrail ve dünya süper güçleri tarafından kuşatılmasına göz yumulmasının Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından olumlu karşılandığı ve Kıbrıs Adasına ilişkin Yunan-Rum tezlerini güçlendirdiği açıktır. Böylesine hayati bir konuda, her mecrada Türkiye’nin Kıbrıs tezlerinin savunulması gerekirken sessiz kalınmasının sebepleri nelerdir? Kıbrıs Davasından vaz mı geçilmiştir?