CHP'Lİ GAMZE TAŞCIER:EMEK VE EMEKÇİ KRİZDE, BAKAN TURİSTİK GEZİDE
Cumhuriyet Halk Partisi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, Cenevre’de devam eden Birleşmiş Milletler Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 112'nci Uluslararası Çalışma Konferansı’na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Konferansın insan onuruna yaraşır iş ekseninde çalışma hayatıiçin yenilenmiş bir toplumsal sözleşme gündemiyle toplandığını anımsatan Taşcıer, konferansta, Türkiye’nin Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Haklarına ilişkin 98 sayılı ILO Sözleşmesine aykırı hak ihlalleri nedeniyle “çift dipnot” listesine alındığını ve savunma yapacağını söyledi. Türkiye’nin 2013’ten sonra bir kez daha ciddi boyuta ulaşan sendikal hak ihlalleri nedeniyle savunma yapmaya çağrılmasının büyük bir utanç kaynağı olduğunu ifade eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer, “Bu durum, mevcut hükümetin emek dünyasına bakış açısını ortaya koyan, işçi haklarına ve uluslararası yükümlülüklere olan kayıtsızlığının ve ihmalkârlığının açık bir göstergesidir. Ülkemizde milyonlarca emekçi güvencesiz çalışma koşullarında düşük ücretlerle sefalet içinde yaşamaya mahkûm edilmişken, Konferansa katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı sosyal medyasından gülücükler paylaşıyor. Emek krizde, ülkenin itibarı yerlerde ama görülüyor ki emeğin sorunlarına yabancı olan Bakan turistik gezide” diye konuştu. Taşcıer şunları söyledi
UTANÇ LİSTESİNDEYİZ
“ILO Bağımsız Uzmanlar Komitesi, üye ülkelerin onayladıkları Uluslararası Çalışma Sözleşmeleriyle ilgili uygulamalarına yönelik ülke raporlarını inceler. Bu raporlardasözleşmelere aykırı mevzuat ve uygulamaların ciddi boyutlara ulaştığı görülürse, ilgili ülke "çift dipnot" listesine alınır veILO Konferansı sırasında Aplikasyon Komitesinde savunma yapmaya çağrılır. Bu yıl, iktidarın emek dünyasına yönelik yüz kızartıcı suçlarından dolayı, 2013’ten sonra bir kez daha bu utanç listesinde yer alıyoruz.”
HAK İHLALLERİNDE ÜÇÜNCÜ DÜNYA LİGİNDEYİZ
“1952 yılında onayladığımız 98 sayılı sözleşme, örgütlenme ve toplu pazarlık haklarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Ancak, iktidarın özellikle 2016’dan sonra dozunu artırarak sürdürdüğü OHAL rejiminin gölgesinde emekçilerin, ücretlilerin, memurların örgütlenme ve toplu pazarlık haklarının sürekli budandığı, sendika karşıtı toplu işten çıkarmaların yaygınlaştığı, iş cinayetlerinin cezasızlıkla normalleştirildiği bir süreç yaşıyoruz. Siyasal otoritenin yaşadığı güç zehirlenmesi, iktidarın itibarından değil ama emekçinin yaşam hakkından tasarrufa gidiyor. İktidarın bu pervasızlığını, siyasal ve sosyal keyfiliğini, sosyal adaletsizliğin giderek artan boyutlarını ve kısıtlanan özgürlükleri belli ki şahsım rejiminden başka herkes görüyor. Düşük ücretlerden sendikalaşmaya, iş güvencesinden grev hakkına, kamu çalışanlarının haklarından sosyal güvenliğe kadar birçok alanda süre gelen ağır ihlaller nedeniyle bu yıl, "çift dipnot" ile Aplikasyon Komitesinde savunma vereceğiz. Türkiye’nin yanı sıra Kamboçya, Paraguay ve Uganda’dan da savunma alınacak. Ülkemizi kalkınma ve refah toplumu hedefinden hak ihlallerinde üçüncü dünya ülkeleriyle aynı lige savuran bir iktidar var.”
BAKAN TURİSTİK GEZİDE
“Türkiye, çalışma yaşamının iktidar eliyle kuralsızlaştırılması gerekçesiyle savunma verecek. Emek dünyasını kara bulutlar sarmış ama çalışma hayatından sorumlu Bakanın sosyal medya hesaplarında “bahar havası” var. Sanki üçüncü dünya ülkeleriyle aynı komitede savunma verecek bir ülkenin bakanı değil de kültür turuna katılmış turist edasıyla verdiği demeçleri ve yaptığı paylaşımları ibretle izliyoruz.”
GÜNDEMİ FARKLI
“Görüyoruz ki, özel sektörde sendika karşıtı işten çıkarmalar bakanın gündeminde değil. OHAL Kararnameleri ile derinleşen sendikal hakların ihlal edilmesi Bakan için bir sorun değil. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun toplu iş sözleşmelerini düzenleyen 41. Maddesinin birinci bendinden kaynaklanan sorunlar, sorun değil. İşverenlerin işe iade davalarında takındığı hukuksuzluğu ortadan kaldıracak 4857 sayılı İş Kanununun 21. Maddesi ve 6356 sayılı kanunun 25’inci maddesinde değişiklik yapılması gündeminde değil. Adil ve eşitlikçi çalışma düzeyinin inşasıBakanlığın önceliği değil. Son bir yılda geniş tanımlı işsiz sayısı 1,2 milyon kişi artmış ama bakan için önemli değil. Zam yerine indirim tarifelerini, KYK yurtlarını müjdeleyen bakandan da fazlasını beklemek gerçekçi olmaz.”
4 MİLYON KİŞİ İŞ KAZASI GEÇİRDİ
“Bunlar Bakanın gündeminde olmayınca Türkiye’de işçi sağlığını görmezden gelen güvencesiz çalışma nedeniyle iş kazası ve meslek hastalığına bağlı ölümler giderek artıyor.Sosyal Güvenlik Kurumu’nun verilerine göre 2007’den 2022’ye kadar geçen süre zarfında 4 milyondan fazla emekçi iş kazası geçirdi. İş cinayetlerinde ölenlerin sayısı 21 bini aştı. Bunlar resmi kayıtlar. Bir de emeğiyle tehdit edilen emekçilerin iş baskısına maruz kaldığı için bildirimi yapılmayan kazaları var.”