Onların tek suçu hem Türk hem de Müslüman olmak

Son 4 yıldır zulmü arttıran Çin işgalcilerinin Doğu Türkistan'da izledikleri soykırım politikaları sonucunda sayısız Doğu Türkistan halkı keyfi tutuklamayla Toplama kamplarına hapsedildi.

DÜNYA 22.06.2021, 13:47
Onların tek suçu hem Türk hem de Müslüman olmak

“Kardeş aile projesi” adı altında geride kalan Kadın, Çocuk ve yaşlı her türkün evine birer Çinli memur yerleştiren Çin komünistleri, Uygur Türklerini her taraftan kıskaç altına almış durumda. Yaşadığı acı ve çaresizliği göz yaşlarından okuna bilen Doğu Türkistanlı öksüz çocukların ebeveynlerine olan özlemi, Çin’in eğlence için tasarladığı “TikTok”un Çin versiyonu sosyal medya uygulamalarına yansıdı. Kamp tanıklarından Zumret Davut Hanımın paylaştığı video görüntülerine göre Doğu Türkistan'daki yaşlıların ve Çocukların zorunlu çalıştırma kamplarına götürüldüğü tahmin edilen yakınlarıyla görüntülü görüşme anı kaydediliyor. Bir birine hasretle bakan gözlerden sel olup akan gözyaşları, Doğu Türkistanlı halkın savunmasız ve çaresizliğini gözler önüne seriyor.

Türkistan Press'ten Muhammed Ali Atayurt'un haberine göre görüntüler, Türk ve Müslüman olduğu için kendi vatanında sürgün ve esir hayatı yaşayan Uygur Türklerinden Annesi ayrı zorunlu çalıştırma Kampında(!) Evladı ayrı Çocuk kampında alı konulduğunu ortaya koyuyor. Daha önce Doğu Türkistan’daki ailesinden zorla koparılan küçük çocukların kısa videolar aracılığıyla Ebeveynlerine duydukları özlemi ifade ettikleri, sessizce gözyaşı döktükleri ve mektuplar yazdığı ayrıca "Babam ne zaman dönecek?" sorularını tekrarladığı video görüntüleri sosyal medyaya yansımıştı

Bu gibi video kayıtları, Kamp tanıkları ve ilgili Uluslararası Raporlar, Çin'in Doğu Türkistan’da uyguladığı insanlık dışı soykırım ve Nazi varı toplama kampları politikalarının bir sonucu olarak bölge genelinde sayısız ailenin param parça olduğunu ve geride çok sayıda öksüz ve bakıcısı olmayan yaşlı insanların çaresiz kaldığını doğruluyor. Çinli yetkililer ise Doğu Türkistan’da halkın güllük gülistanlık içerisinde yaşamakta olduğu propagandasını yaparak uluslararası toplumdan gelen eleştirileri reddediyor, Kamp tanıklarını yalanlıyor ve Soykırımı inkâr ediyor.

Çinli yetkililer tek tek açıkladı! Uygurlar neden ailesiyle görüşemiyor?  Çinli yetkililer Doğu Türkistan’daki iletişim kopukluğunu tek tek açıkladı.  Çin’in küresel televizyon ağına göre, Doğu Türkistan’daki sözde "Xinjiang Hükümeti"nin kukla yetkilileri, Çin'in Doğu Türkistan'daki terör politikaları, Doğu Türkistanlıların yurtdışındaki akrabalarıyla temas kurmasına konulan engel ve onlarla iletişime geçenlerin ağır şekilde cezalandırılması, yurtdışındaki akrabalarını reddetmeye mecbur bırakan taahhütleri zorla imzalatılması gibi konuları gizlemek ve Doğu Türkistan’daki bilgi ablukasını, iletişim kopukluğunu aklamak için 18 Haziran'da Pekin'de özel bir basın toplantısı düzenlediği bildirildi. Basın toplantısında konuşan Doğu Türkistan’daki sözde Xinjing Hükümet sözcüsü Elijah İnayet ve Çin Komünist Partisi (ÇKP) Hükümet sözcüsü Xu Guixiang, gazetecilerin sorularını yanıtlarken Yurtdışındaki Uygurların memleketlerindeki aileleriyle iletişime geçmesine izin verilmediği yönündeki sorulara “Yurtdışına giden bazı Uygurlar, Terör örgütlerine katıldıkları veya ayrılıkçı guruplara dahil oldukları için Çin hukukuna göre onların Xinjiang’daki akrabaları ile görüşmesi yasak. Zaten Ailesi de onları reddediyor ve temasa geçmesini istemiyorlar” yanıtını vererek sözde vatandaşların bilgi ve iletişim özgürlüğünün yasalarla korunmakta olduğundan bahsetti.

 "Yurt dışındaki bazı Uygurların Xinjiang’daki akrabalarıyla görüşememesinin diğer bir nedeni ise cinayet, tecavüz, uyuşturucu kaçakçılığı veya soygun gibi yasadışı suçlardan dolayı polis güçleri tarafından gözaltına alınmış olabilir.” İfadesini kullanan sözcü, yıllardır Terör ve aşırıcılık ile suçladığı halkı bu sefer illegal suç işlemekle itham etti. Ayrıca, “Yurtdışındaki bir kısım Uygurlar ise yanlış anlaşılmalar yüzünden veya ailesinin numarası ezberinden kaçtığı yahut numara değişikliği nedeniyle akrabalarıyla iletişim kuramıyor olabilir” diyen Elijan İnayet Doğu Türkistan’daki akrabalarıyla iletişim kuramayan Uygurların, bulunduğu ülkedeki Çin büyükelçilik görevlileriyle iletişime geçmeleri halinde büyükelçilik tarafından iletişim sağlanması konusunda yardım alabileceklerini söyledi.

TÜRK DEVLETLERİNİN GÖZÜ ÖNÜNDE SOYKIRIMI YALANLADILAR

Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Pakistan ve Özbekistan'ın da aralarında bulunduğu beş ülkeden temsilcilerin katıldığı Basın toplantısında Çin’in etkisi ve baskısı altında Doğu Türkistan’dan getirilen sivil halk, yalan ifade vermeye zorlandı. Gözlemciler, Diasporadaki Doğu Türkistan halkının büyük çoğunluğunun memleketlerindeki akrabalarıyla 5-6 yıldır görüşemediğini, bazı ailelerin yurtdışıyla temas kurduğu gerekçesiyle cezalandırıldığını hatırlatarak, Çinli yetkililerin Türkiye başta olmak üzere Kazakistan, Japonya, Almanya ve Avusturya'daki Çin konsoloslukları önünde180 günden fazladır "Ailem nerede?" diye soran Doğu Türkistanlılar uluslararası kamuoyuna seslerini duyurmaya çalıştığını, ancak Çinli yetkililerin bunları cevaplandırmak yerine hala suçu gizlemeye ve kamuoyu yanıltmaya çalıştığını vurguladı.

Çin, Bosna-Hersek ve Sırbistan hükümetlerini kandırmaya çalıştı Çin, yabancı diplomatlarını kandırmaya yönelik bir takım toplantı ve ziyaretler organize etmeye yoğunlaştı.  Çin komünist partisinin (ÇKP) Doğu Türkistan’da Halka yönelik baskıları, soykırım uygulamaları ve İslam'ı Çinlileştirme adı altında milyonlarca Müslümanı “namaz kıldı” diye toplama kamplarına hapsetmesi ve işlediği diğer insanlık dışı suçlar nedeniyle Uluslararası toplum tarafından şiddetle eleştiriliyor. Son zamanlarda buna karşı propaganda çalışmalarını arttıran Çin, çeşitli ülke diplomatlarını kandırmaya yönelik bir takım toplantı ve ziyaretler organize etmeye yoğunlaştı. Çin’in CCTV televizyon ağına göre 17 Haziran'da Doğu Türkistan’daki Xinjiang hükümeti başkanı Shohrat Zakir, Urumçi'de Doğu Türkistan’a ziyarete gelen Bosna-Hersek ve Sırbistan’ın Çin’deki büyükelçileriyle bir araya geldi.

Büyükelçilere Propaganda ağzıyla Doğu Türkistan'daki durumu anlatan kukla yönetici Shohrat Zakir, “Ekonomik ve sosyal kalkınma da dahil olmak üzere Xinjiang’da genel durum çok iyidir. ÇKP ükümeti olarak insan haklarını yasalarla koruyoruz, tüm milletlerden insanların hakları ve çıkarları garanti altına alındı, halkın geçim derdi giderildi.” diyerek Zorunlu çalıştırma zulmünü meşru göstermeye çalıştı. Ayrıca “Xinjiang artık barış dolu bir yer ve her milletten halkın uyum içinde mutlu yaşamasını sağladık.” diyen Zakir, Bunun için çok fazla uğraşlar verildi.” diyerek soykırımı doğrularken, Milyonlarca Uygur Türkünün Toplama kamplarına veya cezaevlerine alınması karşılığı sağlanan barış ve köle olarak çalıştırılması karşılığı Çinlilere sağlanan Lüks yaşam koşullarını övünerek anlattı.

Çin, Doğu Türkistan konusunda uluslararası toplumu sahte propaganda yoluyla aldatmaya çalışıyor. Özenle seçilen Yabancı diplomatları Doğu Türkistan’ı ziyaret etmeye davet etmiş gibi yapıyor. Fakat BM başta diğer insan hakları örgütlerine ve talep eden ülkelere ise Doğu Türkistan’da özgürce dolaşma izni vermeyi sürekli olarak reddediyor. “DEV BİR PROPAGANDA ORDUSUYLA KARŞI KARŞIYAYIZ” Gözlemciler daha önce de Doğu Türkistan’daki ÇKP Xinjiang Propaganda daire başkanlığı tarafından Yeni Zelanda, Afganistan ve Japonya gibi ülkelerde Çin büyükelçilikleri vasıtasıyla “Bizim Xinjiang Yahşi Yer”  temalı propaganda etkinliği düzenlendiğini ve eş zamanda Urumçi’de organize edilen toplantıda yetkililerin baskısı ve etkisi altındaki Doğu Türkistanlıları yalan ifade vermeye zorlandığını kaydederek bundan sonraki süreçte Çin’in uluslararası topluma yönelik “ Xinjiang” Propagandasına yoğunlaşmayı planladığını vurguladı ve “Dev bir Propaganda ordusuyla karşı karşıyayız.” diye sözlerine ekledi.

Notre Dame Üniversitesi Din Özgürlüğü Ödülü'nü Bir Uygur Türkü Aldı. Notre Dame Üniversitesi Din Özgürlüğü Ödülünü alan ilk kişi Amerika’daki Uygur Türklerinden Av. Nuri Türkel olacak.  Geçtiğimiz hafta Amerikan Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu Başkan Yardımcısı seçilen Doğu Türkistan asıllı Nuri Türkel, Notre Dame Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Din Özgürlüğü Birincilik Ödülü'e layık görüldü.  Nuri Türkel'in kısa özgeçmişinin yanı sıra Notre Dame Üniversitesi'nin resmi internet sitesinde yer alan açıklamada, yurt içindeki deneyimlerinin ve uluslararası faaliyetlerinin, dünyanın dikkatini çeşitli baskıcı politikalara çekmede önemli bir rol oynadığı belirtildi. Notre Dame Üniversitesi Hukuk Profesörü Marcus Cole, ödülü en çok hak eden adayın Nuri Türkel olduğunu ve kendisine bu ödülü vermekten gurur duyduğunu söyledi. Uygur İnsan Hakları Projesi'nin başkanı ve avukat olan Nuri Türkel, geçen yıl Amerika Birleşik Devletleri ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu'na üye olarak atanmıştı. Geçen yıl resmi olarak belirlenen Notre Dame Üniversitesi Din Özgürlüğü Ödül töreni 28 Haziran'da gerçekleşecek ve ödülü alan ilk kişi Uygur Türkü Nuri Türkel olacak.

Uygur Akademesi “Kaşgarlı Mahmut İhtisas Üniversitesi” kurmayı hedefledi. Uygur Akademesi kongresini yaptı: Hedef, “Kaşgarlı Mahmut İhtisas Üniversitesi” 19 Haziran Cumartesi günü Uygur Akademisi yeni yönetim kurulunu seçti. Akademinin yeni yönetim kurulu başkanı uzun yıllardır bir çok mecrada Çin’in baskıcı politikalarını anlatan saygın akademisyenlerden Dr. Ferhat Kurban Tanrıdağlı oldu. HEDEF: “KAŞGARLI MAHMUT İHTİSAS ÜNİVERSİTESİ” Tanrıdağlı, kongrede Kaşgarlı Mahmut İhtisas Üniversitesi adıyla bir vakıf üniversitesi kurma hedefiyle çalışacaklarını duyurdu. Uygur Akademisi geçtiğimiz ay vakıf statüsünü kazanmıştı. Bu yüzden kongre Uygur Akademisi Vakfı adıyla yapılmış ilk kongre olma özelliğini de taşıyor. Vakfın mütevelli heyet başkanlığını Prof. Dr. Alimcan İnayet gibi seçkin aydınlar yapacak.

Yorumlar (0)